21
Kasım
2024
Perşembe
TRABZON
Nufus
740.569
Yüz Ölçümü
4.685
İlçe Sayısı
18
Vali

Trabzon Sözlü Tarih

Kentin Alınışına ilişkin söylence:

Fatih Trabzon'a gelir,pontos kralı David ,Fatih'e karşı koyamayacağını anlar.Kenti kurtarmanın yollarını arar.En akıllı adamlarına tanışır.Fatih'e şöyle bir öneri yapılmasına karar verilir."Kentin dışında ,kıyıda Ayasofya Kilisesi'yle Kule arasında bir zincir gerilidir.Fatih'in her zaman öğündüğü topçuları bu zinciri kırk atışta koparabilirlerse kent hiçbir direnme olmaksızın teslim olacaktır.Koparamazlarsa ordular geri çekileceklerdir.

Fatih düşünür taşınır öneriyi kabul eder.Topçular hazırlanır.atışlar başlar.En iyi nişancılar bile ,zinciri koparamaz.Sıra son atıştadır.Fatih:"Kendine güvenen varsa geçsin topun başına " der kimse göze alamaz. Derken top birden ateşlenir.Atışı yapan Hoşoğlan adında çelimsiz bir yeniçeridir.Huzura getirilir,Fatih topçu olup olmadığını sorar.;olumsuz cevap alınca da öfkelenip başını vurdurur.O anda teeplerden bir çığlık yükselir.:"Zincir koptu kent teslim oluyor"Ortalık bir anda akarışır.Ordu çığ gibi kente akmaya başlarHoşoğlanda kesik başı koltuğunun altında en önde koşmaktadır.,İlk coşku geçip de Hoşoğlan'ın farkına varıldığında olduğu yere düşer.ölür ve üldüğü yere bir türbe yaptırılır.

Delicebal Söylencesi:

Onbinler zorlu bir yolculuktan sonra Trabzon önlerine gelirler.Maçka - Gümüşhane arasında ki dağlardan geçerken ağaçlardan bal damladığını görürler.Askerlerin çoğu üşüşüp baldan yiyince ya uykuya dalar yada deli olurlar,Aradan saatler geçer fakat uyanamazlşar.Onları gören yerliler üzerlerinde ne varsa alırlar.Ayılanları da bir güzel döverler.Askerlerde ayık olanları kıyıya doğru kaçmaya başlarlar.
Sonunda balın Maçka'da Meryemana Dağları'nda yetişen zifin "Zafinos" adlı çalımsız bir bitkiden toplandığı anlaşılır.ayılanlar dabir süre deli gibi dolaştıklarından bu balın adına "Delibal" adı verilir.

Günümüzde yabann arısı balı da denilen bu baldan çok yiyenlerde çeşitli delilikler uyuşukluklar sarhoşluklar görülürki buna bal tutması denir.

Sesli Kayalar Söylencesi:

lV.Murat Bağdat seferinden dönerken Sümela Manastırı karşısındaki sesli kayalar denilen yerden geçerken ayak seslerinin kayaların sayısınca yansıdığını duyar.Durup aşağı bakınca 300 m yüksekliğindeki bir kaya oyuğuna yapılmış Sümela Manastırı'nı görür.Yerlilerden burasının kutsal Sümela (Meryemana) manastırı olduğunu ,içinde Hristiyan keşişlerin barındığını uçan kuştan gayrısının giremediğini öğrenir. Çok kızar. Manastırın topa tutulmasını buyurur.Ancak atılan toplar Manastıra değmez.Yanlarından geçip gider.Bunu gören lV.Murat Manastırın kutsallığına inanır.Oraya kimsenin dokunmamasını buyurur.

Hıdrelez söylencesi:

Yörede yaygın olan bir inanışa göre hıdrelezde çalışmak haramdır.Çalışanlar Belli bir saatte iş başında yakalanırlarsa mutlaka yaptıkları işe göre cezalandırılırlar .Söylenceye göre Hıdrelez günü bir aileninin fertleri tarlaya çift sürmeye giderler Anneleri tarlaya ekin atmakta oğulları ise öküzleri ile tarlayı sürmektedir.Hepsi oldukları yerde çifte karışır ve yerlerinde birer ağaç biter Rişk yaylasında bulunan ormanda ağaçların arasında kocaman taşlık bir alan vardır Tamamen boş olan bu alanda önde bir ağaç ekin atan anneyi arkadaki iki ağaç çit süren çocukları onların arkasındaki ağaç ta öküzlerini gösterirmiş.

Kaynak: http://okuyan_2.tripod.com/efsaneler/efsaneler1.htm
 

Asım Efendinin Görele’ye Mektubu

Huzuru Fazılhanelerine
Muhterem Efendiler
Selamı mahsus afiyetinizi bir buçuk seneyi mütecaviz tahriren muharebatımız miyanemizde munkatı akraba ve yakınlığı büyüklerimiz geçdükten sonra unuttuk. Merhum efendiler sılayi rahmi terk etmeyup beher sene gelürler idi ve sizler terk ettünuz.Pederlerinuzun makam ve derecesini ihraz ettunuz halen birbirumuzi tanımiyoruz. Bu dünyanın hiç hükmi yoktur.Allah (C.C.) bir hafta zarfında Of kazasını mahvu perişan etti. Of’un kesret-i ilmu irfani servetu samanı Karadenizde bir dahi yok idi. Cenabı Allah 24 saatte mahvu perişan etti. 6 Temmuz’da bir gün bir gece semadan yağan yağmur ve yerlerin dağ ve taşlardan huruç eden Nuh Aleyhiselamın zamanı gibi oldı.Of’un en büyük ve en zengin karyesi Zisino karyesi 45 hane Zeno 500 hane. Zeleka, Holaysa, Kadahar nahiyesi 700 haneye yakın.Hopşara ve Şui 800 hane. Holo köyleri 25 muhtarlıktır. Bunların arazileri yüzde 80’i gitti .Kalan 20’den da birşey anlaşılmaz. Hane ,değirmen, dükkan 2000’den mütecaviz nüfus 5 altı yüz kadar boğazda hiçbir Pazar kalmadi. Bilduğumuz Kadahor ve Hadi belırsuzdur. Köprü, cami, dükkan kamilen gitmiştur. Elhasıl su Celal Efendinin hanesi altina kadar çıkti.Merhum amcalarımızın asarı olan taşköprüyüde aldı.Merkezden Hadiya kadar olan Pazar mevkii kalmamıştır. Paçan ile Mimilosta çok zayiat yoktur.Lehul hamd akrabalarımızdan nüfus zayiatı yoktur. 2yaylalarda bulundiler. Of kazası 80.000 nüfusdur. Tahminen 50.000’ni hicrete mühayyadır.Zeno karyesi camii şerifi 11 kubbeli İstanbul’da emsali yok idi.Dereden camiye kadar dört saat üstünden aşağı iki saat köyün başında Yoroz dağı gibi bir dağ var idi.Yarilup cami ve köyü önüne katup dereye indurdi. Karyelerde komşudan komşuya gitmeye mümkün yoktur. Irmaklar 2 minare derinluğinde 20 dakika mesafede ehali birbirinden haberdar değil. El anda olamadi. Bugün Paçan muhtarı Sürmene (yolu) tarikı ile Of’a geldi. İşte Paçan ve Mimilostan bir parça izahat aldum: Ekseri konak ve haneler taş üzere altından su kaynayup haneyi uçurdi.Bazısı da aşağı geçti.11 kubbeli camide 50 kişi yatsıyı kılayurdi.Bir takımlarıda cami de (köy odasında) kumar oynayurdi.Öylece sel onlari götürdi.

Felaket gündüz saat 3’te başladı.Dağlara siyah bir bulut kaplayup yariluyurdi. Sedasını merkezden işıturduk.Saat 7 sularında şiddetli bir hareketi arz da oldi. 8 gün 8 gece dağlar mutemadiyen yarildi ve seller akar idi. 2 gün güneş etti. Mimilos, Anoso karyeleri (köyleri) güneşte battı sel oldıler. Abdest alınamayacak bir ırmak 150 seneluk bir gürgen ağacını götürdi. Şinek başı mezra ve çayırlar kamilen sel oldı.Bu karyelerde hiç şenlik yok.Masiyet ve isyan bu köylerde idi.Cenabi Hakkın büyük bir kudreti ilahiye-i azimesini gösterdi.

Kondu karşusunda (Veçono adında) bir karye vardır.Gece oradan bir sel alıp dereye 1.5 saat bayır mevkiinden haneyi aldı koptu.Derenünde (içinde) 2 kadın çocukları kucaklarında o azim dereden karşuya haneyi attı.Derününden 2 kadın ve çocuklar çıkıp Hopşera köyüne iltica ettiler.Elyevm berhayattırlar.2 kadın da çocuklar kucaklarında biri beşikte mağrukan (boğularak) Rize açıklarında deryada bulundiler.Ve birda çabulaci ustasini Zisino karyesinde evinden sel geturdi.1 saat kadar getürüp bir bayirda durdi.Boğaza kadar çamura gömülmış üç gün üç gece feryad edup açlıkdan bunaldı.Bir sabah namazı 15 yaşlarında bir yanına vardı bir parça arpa ekmeği tuzsuz ve üzerine bir parça yağ peynir verup yedi,aklı başına geldi.Delikanlı gaip oldu.Elveym o adam berhayattır.

Zisino ahalisi Leylen köyün ortasına toplandiler ellerinde fenerler dört taraflarından seller hücum etti.70-80 kişi var idiler.Çikamadilar.Büyük bir sel geldi bunları önüne kattı.Allah Allah sedaları asumane çıktı.Karşuki köyden görürlerdi.Fenerler sönüp kelimeyi şehadet kesildi.Cümlesi mağrukan vefat eyledi.Bazi kimselerida bir saatlik yola kadar sel geturup kabattı.İki gün sonra çıkarıldiler.Hali felaketten haberdar olamadiler.

Velhasıl yüzde 20 deduğumuz Müslümanlar kurtardiler.Düz tarlaları metin binaları olan mütebaki 80’i helak oldiler.Hazreti Allah Nuh aleyhisselam kavmi gibi de bu kavmi eyledi.Dere hala çamur akayur.Ceviz kadar taş dereye atsan batmaz o kadar sıkı çamur akayur.Bayburt hududundan Of dağları umumen yarıldiler.Yarılup sele giden dağların sedası asumane çıkardı.Geri kalan ahalilerde 40 güne varmaz.O derece korktuk!!!

Hazreti Allah Subhanehu Hazretleri kudreti azametini bize gösterdi.Dere tuğyan güni iki minare derunlukte deryaya karişmakta 40-50 adım mesafede kaldı.Denize karışmadı ve deniz bulanmadı.Of’un önüne vapur demirleduği mesafeye kadar doldurup düzeltti.Pabuçle gezilir.Bir mahdır (aydır) aheste yağıyor.Dört gündür güneş gördük.Karyelerde kabristan bile kalmayup sele gitti.Of boğazını dere şöse yolile beraber doldurup dümdüz toprak oldu.

Velhasıl iki mah(ay) evvel Of’a 4500 liralık rakı geldi.2500 liralığı Kodahora çıktı.Bir mah zarfında sarfedildi.Muskikat (Tekel) memuru ile bendeniz konuştum.Kadohorda hangi dükkanda idiyseler dere orayı basduğı vakitta su saçaklarına kadar çıktı.Derunundan ateş zuhur edup ıhrak (yandığını) olduğunu yüzlerce insan müşahade eyledi.

Bu da Cenabi Hakkın bir kudreti azimesidir.Bu gibi felaketlere duçar olanlar balduzini aldı.Ve ovey validesini alanlar çıplak dans oynayanların başına gelmiştir.Küfrani nimet eylediler.Bu ahaliler zengin idiler.Of birbuçuk milyon lira senede fındık , fasulye , mısırdan alurdı. Her hafta vapurla İstanbul’a , Samsun’a bin liralık yağ gönderurdı.Beher hafta için mevsimde 500 çuval fasulye.Bu aylarda 50 çuvala kadar fasulye İstanbul için vapura verildi.Balmumi yumurta vesaire başta Sürmene kazasına Rize vilayetini mısır fasulye idare ettururdi.Şimdi sadakaya muhtaç kalduk.Bir kilo ekmeği 48 kişi taksim etti.Esnaiyı felakette Cenabı Hakka şükür olsun akraba ve taallükatca bir kederumuz yoktur.
Cenabu Hak bu gibi afetlerden cümlemizi muhafaza buyursun amin.Cümlenuze dua ve selam ederum.Baki Hüda’ya emanet olun.Muhaberatımızı devam etturelum.

Of’un felaketi dil ve kalem ile Vasfi gayri mümkündür.Cenabı Hak kulları yarattığı ve peygamberlerden Nuh aleyhisselamın kavmile bizi Nuh kavmi gibi etti.
Esteızubillah (Ve berezuli’llahi’l- Vahid’l-Kahhar Nazmı Celili Subhaniyesine bizi mazhar kıldı.İslamiyete devam edun.Ve bu mektubi da Müslümanlara göster,münafıklara gösterma.Of ulema ve meşayıh yeri idi.Bu felaketleri hep haber verdiler.Münafıklar inanmadı.Olurki Hazreti Ellah diğer kaza ve vilayetleri bizden köti eder.Göreyim sizi İslamiyetunuze halel geturman.Vehbi Hafız ve Celal Efendinun dereleri kamilen gitti.Ve bendenizunda dereleri gitti.Ahzuatanız (alış-verişiniz) nasıldır.Hala Trabzon ilemi yapuyirsunuz.Yoksa İstanbul’lemi?Felaket dolayısıyle çoluk çocukla bu sene kasabada yazlıyoruz.

Bu yazdığumi Of’un yüzde 80 ‘i isyan etmiş idi.Mutebakisi İslamiyette berdevam idi.Böyle olduk.Siz sizi düşünün.Arpalı karyesi var idi.Köyün ortasından bir küçük ırmak akar idi.Matur dağı yarıldığında bir şimşek ateş çıktı.Sedası asumne çıktı.Ahalileri firaren dağa çıkmışler idi.Yüzlerce insan müşahade ettiler.Bir ejderha başı köpek başından büyük kulakları merkep kulağından büyük sağına solına bakarak bib bir ardı sıra iki tane geçtuği görüldü.Ve derede pek çok büyük yılan aktı.Dağların hareketi elan kesilmedi yine tehlike var.

Baki selam hatmi kelam ederim..
31 Temmuz 1929 Bakkalzade Asım bin Muhammed

Mektup için Sayın Metin Kondel'e teşekkür ederiz.

 

Yayın Tarihi : 5 Şubat 2008 Salı 11:31:38
Güncelleme :19 Temmuz 2009 Pazar 14:32:27

Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?