21
Kasım
2024
Perşembe
BANDIRMA - BALIKESİR

Çerkez Ethem


(1885 – 1950)

Kurtuluş Savaşı’nda Milis kuvvetlerinin önderlerindendir. Kuvayı Seyyare Kumandanı. Bandırma’nın Emre Köyü’nde doğdu. Bakırköy Süvari Küçük Zabit Mektebini birincilikle bitirdi. Balkan Savaşına katıldı ve yaralandı. I.Dünya Savaşında Teşkilat-ı Mahsusa’nın düzenlediği Turan seferi’ne katıldı. Hemadan, Kabil üzerine yapılan seferlerin öncü birlikleri arasında yer aldı. 1918 başlarında Irak harekatına katıldı, yaralandı ve Bandırma’ya döndü. Mütareke’ye değin burada kaldı.

İşgal kuvvetlerine karşı ilk mücadeleyi başlatanlar arasındadır. Kuvayı Seyyare (gezici güç) adlı birlikleri ile önce Yunan işgalcilerine, daha sonra da Anzavur Ayaklanması’na ve İstanbul Hükümeti kuvvetlerine karşı çarpıştı. TBMM güçlerinin korunmasına çalıştı.

Ali Fuat Paşa’dan sonra Garp Cephesi Komutanlığına getirilen İsmet Paşa Çerkez Ethem’in Kuvayı Seyyare’sini dağıtmak istemişti. Ancak Ethem ve kuvvetleri İsmet Paşa’nın emrine girmeyi reddetmişlerdi. 1921 başında Ethem ve kardeşleri işgal güçlerinden yana geçtiler ve Atina’ya gittiler.

Çerkez Ethem, Kurtuluş Savaşı öncesi başarılarıyla dikkat çekti. Mondros Ateşkes Anlaşması’ndan sonra Rauf Orbay Ege Bölgesi’ni örgütlemek için Anadolu’ya geçti. Burada bulunan Çerkez Ethem ve kuvvetlerine Salihli’yi koruma görevi verildi. Çerkez Ethem hem bu yöreyi hem de çevresini Yunanlılara karşı savundu. Burada dağınık biçimde bulunan çeteleri de kendi bünyesinde topladı. Batı Anadolu’da önemli bir güç hâline geldi. Düzenli orduların kuruluşuna kadar oldukça önemli başarılarda ve yararlı hizmetlerde bulundu. Başarılarından dolayı kendisine “Umum Kuva-i Seyyare ve Kütahya Havalisi Komutanlığı” unvanı verildi. Ali Fuat (Cebesoy) Beye bağlandı. Bu dönemde Aznavur ayaklanmasını, Yozgat-Yenihan-Düzce Ayaklanması’nı, İzmit Ayaklanması’nı bastırması ve Yunanlılara Demirci’de ilk büyük darbeyi atması ününü artırmıştı. TBMM tarafından “ulusun kurtarıcısı” ilân edildi ve rütbesiz ilk millî kuvvet kahramanı oldu.

TBMM bu dönemde düzenli orduya geçme kararı aldı. Çerkez Ethem’in ağabeyleri TBMM’den çok daha üst konumlarda unvanlar istemeye başladılar. Ayrıca Meclis içinde bulunan bazı milletvekilleri Çerkez Ethem’i Mustafa Kemal’in yerine yeni bir önder olarak görmeye başlamıştı. Ali Fuat Paşa Batı Cephesi Komutanlığı’ndan ayrılınca, İsmet Beyle karşı karşıya kaldı. İsmet Bey ilk olarak Çerkez Ethem’in yetkilerini kıstı ve yasalara uymaya zorladı. Çerkez Ethem kabul etmedi; ayrıca Gördes’e yollanan kaymakamı da geri çevirdi. Yaptığı hiçbir iş hakkında bilgi vermeden başına buyruk davrandı. Bunun üzerine TBMM başkanı sıfatıyla Mustafa Kemal, Çerkez Ethem’i yanına alarak İsmet Beyle görüşmek üzere yola çıktı. Çerkez Ethem, Mustafa Kemal’i yarı yolda bırakıp kaçtı. TBMM son bir girişim olarak Çerkez Ethem’in ağabeyini devreye soktuysa da başarılı olamadı. Bunun üzerine TBMM’inde bir kararname yayınlanarak, Birinci Kuva-i Seyyare ve diğer birliklerin kayıtsız şartsız TBMM kanunlarına uymak zorunda oldukları, en yüksek mercinin başkomutanlık olduğu ilân edildi. Ancak Ankara’nın bu kararını da dinlemeyen Çerkez Ethem Kuvvetleri’nin üzerine İzzettin (Çalışlar) Bey gönderildi. Bozguna uğrayan Çerkez Ethem ve birliği Gediz’e çekilmek zorunda kaldı. Bu arada Sadrazam Damat Ferit Paşaya başvurarak onun adına çalışmak istediğini bildirdi. İstanbul Hükûmeti’nin de desteğiyle Birinci İnönü Savaşı sırasında İzzettin Beyin birliklerine saldırdı. Bu yüzden vatan haini ilân edildi. İnönü Savaşları’nın zaferle sonuçlanması üzerine Ona bağlı birlikler dağılmaya başladı. Gücünü yitiren Çerkez Ethem Yunanlılara sığındı. İzmir kurtarılmadan önce de Atina’ya geçti. TBMM kendisi ve ağabeylerini “vatan haini” ilân edip vatandaşlıktan çıkardı.

Kurtuluş Savaşı yıllarında Halk İştirakiyun Fırkası ve Yeşil Ordu ile ilişki kurdu.Eskişehir’de çıkan Yeni Dünya gazetesinin yayınlanmasına yardımcı oldu. 1938’de çıkarılan affa karşın yurda dönmedi, 1950’de Ürdün’de öldü.

Vekilinize soru sormak/sorununuzu iletmek ister misiniz?
Sorular/Cevaplar