21
Kasım
2024
Perşembe
KADIKÖY - İSTANBUL
Belediye Sayfaları
Nufus
12.573.836
Yüz Ölçümü
5.220
İlçe Sayısı
41
Vali
Nufus
744.670
Yüz Ölçümü
34
Belediye Sayısı
1
Köy Sayısı
0
Kaymakam

Kadıköy Genel Bilgi

Kadıköy'ün Havadan Genel GörünümüMarmara Bölgesi'nde, İstanbul İline bağlı bir ilçe olan Kadıköy, kuzeyinde Ümraniye ile Üsküdar, doğu ve güneydoğusunda Maltepe, güneyinde Marmara Denizi ve Maltepe, güneybatısında ve batısında da yine Marmara Denizi ile çevrilidir. İlçe toprakları engebeli bir arazi yapısına sahip olup yedi tepe üzerinde kurulmuştur. Bu tepeler; Kayışdağı, Göztepe, Fikirtepe, Acıbadem, Altıyol, Cevizlik (Küçük Moda), Koşuyolu'dur. kayışdağı'ndan doğup Marmara'ya dökülen tek akarsuyu Kurbağalı Dere'dir. İlçenin yüzölçümü 34 km2 olup, 2000 Yılı Genel Nüfus sayım sonuçlarına göre; toplam nüfusu 663.299'dur.

İlçenin iklimi, Marmara Denizi'nin etkisi altında olup, yazlar sıcak ve az yağışlı, kışlar da ılık ve yağmurlu geçer. Kıyılardan içerilere gidildikçe denizin etkisi azalmaya başlar. Ocak, şubat ve mart aylarında Balkanlardan ve kuzeyden gelen soğuk hava dalgaları etkisini gösterir. Yıllık yağış ortalaması 800 mm.dir. Yıllık sıcaklık ortalaması 14 derecedir. 

Kadıköy GenelKadıköy'ün bitki örtüsü zengin değildir. Küçükbakkalköy, İçerenköy, Göztepe, Bostancı, Fikirtepe ve Koşuyolu yöresi dar bitki kesimidir. Buralarda elma, armut, kiraz, dut, erik, ceviz, üzüm gibi meyve ağaçları görülür. Çam, kestane, çınar, söğüt, kavak gibi ağaçlar bulunmaktadır.

İlçenin ekonomisi ticaret ve alışveriş merkezlerine dayalıdır. Bunlar Kadıköy İskelesi, Altıyol ve Moda'da yoğunlaşmıştır. İstanbul'un işalanı merkezi Kadıköy’ün bir bölümünü de içerisine almaktadır. İl merkezindeki ticari kuruluşlarının bir çoğunun burada şubeleri vardır. Haydarpaşa Garı Kadıköy'ün banliyöleri ile bağlantı sağladığı gibi Anadolu ile de yolcu ve yük taşımacılığını yapmaktadır. Aynı zamanda Haydarpaşa denizden gelen malların indirildiği ve yüklendiği önemli bir limandır. İlçe son yıllarda turizm yönünden de gelişme göstermiştir.

Kadıköy'ün Kuruluş tarihi olarak M.Ö. 675 yıllına kadar inmektedir. Fikirtepe'den sonraki ilk yerleşim yeri bugünkü Moda Burnu ile Yoğurtçu arasında kalan yerde kurulan Khalkedon (Bakır ülkesi) olmuştur. Bu şehirden günümüze herhangi bir kalıntı ulaşmamıştır. 

Haydarpaşa GarıKalkhedon, Anadolu kıyılarına yönelik Helen göçleri sırasında, İÖ.685 yılında, Yunanistan'daki Megara kentinden gelen göçmenler tarafından bugünkü Moda Burnu ile Yoğurtçu arasında kalan yerde kurulmuştur. Kentin adının tam olarak hangi dilde ve ne anlama geldiği bilinmemekle beraber, Helen dilinde Khalkos, bakır ya da tunçu, dolayısı ile kızıl rengi anlatmaktadır. Strabon, kentten " Denizden biraz içerilerde, içinde küçük timsahların yaşadığı bir pınar vardı " diye söz ederse de yörede timsahlar olduğuna dair hiçbir belge ve kaynakta bu konu açıklık kazanamamıştır. Khalkedon'dan ilk kez Herodotos söz etmiştir.

M.Ö. 1500-3000 yıl önce Kayışdağı'ndan çıkıp, Kalamış Koyu'na dökülen Kurbağalıdere'nin civarında, insanların yaşadığına dair izler, eserler bulunmuş, ancak bugüne kadar ciddi bir kazı ve inceleme yapılmamıştır. Yalnızca C.Bittel ve Halet Çambel Fikirtepe dolayında ufak bir arkeolojik araştırma yapmış ve o yıllara tarihlenen yapı katları ile çok sayıda keramikleri ortaya çıkarmışlardır. Ancak günümüzde burada yoğunlaşan inşaatlar nedeniyle Fikirtepe'ye ait bütün kalıntılar ortadan kaldırılmıştır. Fikirtepe'de küçük buluntu olarak cam, çekiç olarak kullanılan taşlar, inci taneleri, firuze taşı, tunçtan yapılmış ok ucu, balık iğnesi ve diğer çeşit iğneler ele geçmiştir. 

Kadıköy Vapur İskelesiKadıköy'de, Söğütlüçeşme Caddesi ve Gazhane'de rastlantı sonucu ortaya çıkan kalıntılar nedeniyle küçük çapta bir kazı yapılmış (1942-1952 yılları arasında), bronz çağına ait eserler bulunmuştur. Moda Burnu'nda ise, topraktan yapılmış kandiller, üzerinde boyalı nakışları olan vazolar, öküz heykeli, sakallı erkek başı ve Kalkedon kitabesini intiva eden tunç bir levha bulunmuştur. Kadıköy'de bulunan eserlerin benzerleri Troia'da Hisarlık Bölgesinde de görülmüş, bu nedenle de Khalkedon ile Troia arasında bağlantı olduğu ve bunun da nedeninin ticari ilişkilerden kaynaklandığı sanılmaktadır.

Antik Khalkedon'dan günümüze ulaşabilen herhangi bir eser bulunmamaktadır. İstanbul'a Bizans Döneminde su taşıyan Valens (Bozdoğan Kemeri) Kemeri'nin, İS.4.yüzyılda İmparator Valens döneminde, Khalkedon surlarının taşları yerinden sökülüp buraya taşındığı ve kemerin bunlarla yapıldığı bilinmektedir.

Bostancı CamiBizans döneminde daha da gelişen Khalkedon 451'de Piskoposluk merkezi olmuş ve burada Khalkedon Konsili toplanmıştır. Bu dönemde, günümüzdeki Çiftehavuzlar ve Caddebostan'da 335-395 yılları arasında önemli bir devlet adamı olan Rufin'in ismi verilmiştir. Burası Rufin'in sarayından ötürü önemli bir semt olmuş, daha sonra Iustinianus eşi Theodora için burada bir saray yaptırmıştır. Kaynaklardan burada Apostol Pierre ve Paul, Aziz Sergios ve Bacus isimli iki kilise ile Aziz Hypotios ve Aziz Mişel isimli iki de manastırın bulunduğunu öğrenmekteyiz. Bu bölge 612-626'da Perslerin istilası sırasında tamamen yıkılmışsa da sonraki dönemde yenilenmiştir. Suadiye'de Aziz Jean Manastırı bulunuyordu. 

Osmanlı döneminde, İstanbul'un fethinden sonra ilk Türk mahalleleri bugünkü Osmanağa Camisi'nin bulunduğu alanda kurulmuştur. Fatih Sultan Mehmet Khalkedon'u İstanbul'un ilk kadısı olan Hızır Bey'e vermiş bu yüzden de buraya Kadıköy ismi yakıştırılmıştır. Osmanağa Camisi Kadıköy'de Osmanlı döneminde yapılan ilk önemli yapıdır. Yine bu dönemde cami, mescit gibi yapıların birbirini izlemesi ve ardından bunların çevresinde yerleşim alanlarının yoğunlaşması ile Kadıköy kısa zamanda gelişmiştir.

Zühtü Paşa CamisiXVIII.yüzyıla kadar çoğunlukla zengin Rumların yerleştiği sayfiye yeri konumundan da uzaklaşmıştır. Daha sonra Bahariye, Moda, Yoğurtçu, Göztepe, Erenköy ve Bostancı gibi semtlerde Osmanlı devletinin önde gelenleri, paşaları yaptırmış oldukları köşklerde yaşamışlardır.

XIX.yüzyılın ikinci yarısından sonra, bugün 1.Ordu Komutanlığı olan Selimiye Kışlası ve Haydarpaşa Askeri Hastanesi ve Tıbbiye Mektebi'nin burada yapılması ile yöre daha da önem kazanmıştır. Kadıköy'e 1857 yılında düzenli vapur seferleri işletilmiştir. Gelişen Kadıköy 1869 yılında Üsküdar sancağına bağlanmıştır. Cumhuriyetin ilanından sonra 1930 yılında ilçe konumuna getirilmiştir.

İlçede günümüze gelebilen tarihi eserler arasında;

Bostancı Vapur İskelesiFikirtepe Höyüğü (yapılanma nedeni ile bu höyükten hiç bir iz günümüze gelememiş olup, buradan çıkan eserler İstanbul Arkeoloji Müzesindedir), Osmanağa Camisi (1612), Rasim Paşa Camisi (1920), Hasanpaşa Camisi (1901), İbrahimağa Camisi (1580), Faikpaşa Camisi (1882), Sultan III.Mustafa Camisi (1760), Kethüda Camisi (1550), Caferağa Camisi (1760), Tuğlacıbaşı Camisi (1890), Feneryolu Camisi (XX.yüzyıl), Zühtüpaşa Camisi (1883), Göztepe (Tütüncü Mehmet Halis Efendi Camisi) Camisi (1902), Galip Paşa Camisi (1897), Erenköy Camisi (1883), Kazasker Camisi (1902), Kozyatağı Camisi (1895), İçerenköy Mehmet Çavuş Camisi (1665) (1924'te yenilenmiştir), Suadiye Camisi (1906), Sahrayı Cedit Camisi, Moda (Gülbahçesi) Camisi (1952), Merdivenköy Camisi, Şucağbağ Mescidi, yel Değirmeni Mescidi, Şahkulu Tekkesi, Merdivenköy Tekkesi (XIX.yüzyıl), II.Selim'in yaptırmış olduğu Selimiye Kışlası (XIX.yüzyıl), Selimiye Kışlası'ndaki Florance Nightingale Müzesi,A.Vallaury'nin yapmış olduğu Mekteb-i Tıbbiye-i Şahane (Marmar Üniversitesi Tıp Fakültesi), Eski Haydarpaşa Lisesi (XIX.yüzyıl), Haydarpaşa Numune Hastanesi (1840), Helmut Cuno ve Otto Richter'in yapmış olduğu Haydarpaşa Garı (1906-1908), Mimar Vedat Tek'in Haydarpaşa İskelesi (1915), Bostancı Vapur İskelesi, Kadıköy Eski İskele Binası (1920), Mimar Vedat Tek'in Moda Vapur İskelesi, Ladikli Çuhadaroğlu Ahmet Ağa Çeşmesi (Servili Çeşme) (1793), Ayrılık Çeşmesi (1741), Baba-Oğul Çeşmesi (1841), Köftüncü Mehmet Ağa çeşmesi (1844), IV.Murat Çeşmesi (XVI.yüzyıl), Mahmut Ağa Çeşmesi (1662), Sürmeli Ali Paşa Çeşmeleri (1686-1726), Mısırlı Osman Ağa Çeşmesi (1611), Hüseyin Ağa Çeşmesi (1766), Yoğurtçu Park Çeşmesi (1810), Rıza Paşa Çeşmesi (1861), Halitağa Çeşmesi (XVIII.yüzyıl), Cemil Topuzlu KöşküSelami Çeşmesi (XVIII.yüzyıl), Kayışdağı Çeşmesi, Çatalçeşme (XVI.yüzyıl), Aziziye Hamamı (1860), Çarşı Hamamı (1612), Köçeoğlu Hamamı kalıntısı (XIX.yüzyıl), Surp Levon Ermeni Kilisesi (1911), İngiliz Kilisesi (1860), Aya Trias Kilisesi, Presbiteryan Kilisesi (1911), Rahipler Manastırı, Aya Hrisostomos Kilisesi, Hrisostomos Kilisesinin Çan Kulesi (1947), Yel değirmeni Rum Ortodoks Kilisesi (1895), Rasimpaşa Musevi Sinagogu (1899), Moda Ayazması, Mühürdar Ayazması, Erenköy Sinagogu, Erenköy Surp Takvador Kilisesi (XVII.yüzyıl), Katolik İtalyan Kilisesi (XIX.yüzyıl), Euphemia Kilisesi (1830), Fransız St.Joseph Okulu, Muhtar Paşa Konağı (Kadıköy Kız Lisesi), Rıdvan Paşa Konağı (Erenköy Kız Lisesi), Acıbadem Hastanesi'nin yakınında Sultan II.Mahmut'a ait Nişantaşı (1813), Acıbadem Su Terazisi, Kadıköy Şehremaneti Dairesi (1910), Süreyya Paşa Sineması (XIX.yüzyıl sonu), Fener Kulesi, Taş Köprü (1524) bulunmaktadır. Ayrıca Türk sivil mimari örneklerinden Göztepe'de Cemil Paşa Köşkü, Ragıp Paşa Köşkü, Cemil Topuzlu, Mabeyinci Ragıp Paşa'nın kızının köşkü, Zülüflü İsmail Paşa Köşkü gibi köşk ve konaklar bulunmaktadır. Ancak Kadıköy'deki bir çok Türk sivil mimari örneklerinden evler yeni yapılanma sırasında yok edilmiştir.

Kenthaber Kültür Kurulu 

Fotoğraflar, www.kadikoy-bel.gov.tr ve www.turkishclass.com adreslerinden alınmıştır.

Yayın Tarihi : 10 Mart 2008 Pazartesi 14:08:50
Güncelleme :9 Haziran 2009 Salı 11:41:55

Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?