Süreyya Sineması niye kuruldu?
Süreyya İlmen’in (Süreyya Paşa) başkan olduğu derneklerden ’’Kadıköy Tesisi Mekatip ve Terakkii Maarif’’, İstanbul düşman işgali altında iken kapanmaya başlayan okullara destek vermek amacı ile kurulmuştur. Dernek, 1922 yılında Kadıköy’deki okulların yararına, Kadıköy Rum Kilisesi’nin malı olan Apollon Tiyatrosunda (bugünkü Rexx Sineması) büyük bir müsamere düzenlemek ister. Ancak salon derneğe verilmez. Süreyya Paşa 1949 yılında yayınlanan ’’Teşebbüslerim ve Reisliklerim’’ * adlı kitabında devamını şöyle anlatır:
’’1924 senesinde, ben ne yapıp yapıp derin bir hamiyet hissiyle, memleketimizde eşi olmayan Süreyya Sineması’nı inşaya başladım. Maksadım para kazanmak olsaydı, hiç şüphesiz ki aynı masrafla (yalnız arsa fiyatı farkı hariç olmak üzere) bu abideyi Beyoğlu’nda pek güzel inşa edebilirdim. Ben aynı zamanda Kadıköy’lülerimizin sinema ve tiyatro ihtiyacını temin etmekle beraber Kadıköy’ümüze bir şeref vermeyi düşünmüş, konser, konferans, dans, balo, çay nişan, düğün merasimi gibi içtimai ve medeni birçok ihtiyaçlarımızı da nazarı itibare alarak büyük bir salonun da sinemamıza ilavesine karar vermiş ve ol veçhile planlarını hazırlamıştım.’’
Süreyya Sineması’nın temelleri nasıl atıldı?
Süreyya Paşa inşaat öncesi Avrupa’dan tiyatro modelleri getirir, inceletir ve dönemin en modern tiyatrosu için planlar yaptırır. Kitabında şöyle devam eder: ’’Sinemamızın hol kısmı Paris’in Champs Elysee tiyatrosunun holünün aynısıdır. İç kısmı Alman tiyatrolarından kopya edilmiştir. O zamanlar sesli sinemalar daha henüz icat edilmediği cihetle ben aynı zamanda sinema ile tiyatroyu mezcederek bu iki ihtiyaca cevap verebilecek şekilde bir müessese vücuda getirmeyi düşünüyordum.’’ En çok 1900 senesinde Viyana’ya seyahatinde Operada görmüş olduğu bir sahneyi canlandırmak ister. İnşaat sırasında Akşam gazetesine yaptığı bir açıklamada elektrik ve kalorifer tesisatını Avrupa’dan sipariş ettiğini ve yaptıracağı bu tiyatronun herhangi bir Avrupa tiyatrosundan farklı olmamasına çalışacağını bildirir. İnşaatın başladığı yıl Kadıköy’de henüz elektrik yoktur.
Açılış
Süreyya Sineması 6 Mart 1927 yılında açılır. Salon 1928-1929 yıllarında Süreyya Opereti’nin temsilleri için sadece belli günlerde açılır. 1930’da sesli filmler gösterilmek üzere gereken teknik değişiklikler yapılır. Temmuz 1936’da yazlık bölümü açılır.
İlk Yöneticiler
Süreyya Paşa uygun kiracı bulamadığından işletmesini kendi yapmaya başlar ve o güne kadar denenmemiş uygulamalarda bulunur. ’’Selimiye Kışlası kumandanlığına bir tezkere yazarak her hafta Pazartesi günü akşamları yüz neferin sinemamıza biletsiz olarak kabul edileceğini bildirdik. Bu sayede o kahraman Anadolu yavruları büyük bir terbiye ve intizam dahilinde sinemamıza gelerek filmleri seyretmeye başlamışlardı. Aynı zamanda Kadıköy kayıkçılar kahyasıyla hamallar kahyasınıda sinemamıza davet ederek, her hafta yine pazartesi günleri onlardan da yirmi beşer kişinin meccanen sinemamıza kabul edileceklerini söylemiştik. Onlar da muntazaman gelmeye başlamışlardı. Bu saf ve temiz adamların gösterdikleri nezaket ve terbiye bihakkın sezavarı takdir idi. Bir müddet böyle devam edildi. Askerler ertesi sabah edecekleri talim dolayısıyla gelmemeye başladıkları gibi diğer esnafın meccanen devamına da maliye memurlarımız mani olmaya başladılar. Velhasıl arzu ettiğimiz bu yeniliği yapamadık. Maksadımız maarifin bir şubesi olan tiyatro ve sinemamızın delaletiyle asker, esnaf ve halkımızı adabı muaşerete alıştırmak idi.’’
Sinemanın ilk müdürü Nazım Hikmet’in babası Hikmet Nazım’dır. Adnan Giz’in ’’Bir Zamanlar Kadıköy’’ adlı kitabında yazdığına göre, Süreyya Paşa kendi sinemasını çalıştırmaya başlarken bir zamanlar kiralamalarına izin verilmeyen Hale Tiyatrosunu (önceki Apollon, sonraki Hale ve bugünkü Rexx Sineması) kiralar ve kapalı tutar.
Süreyya İlmen 1950 yılında Süreyya Sinemasını, geliri kendisi ve eşi ölünceye kadar kendilerine ait olmak üzere, Darüşşafaka Cemiyeti’ne bırakır. Süreyya İlmen’in ölümüne kadar 15 yıl Süreyya Sinemasının işletmeciliğini dönemin en profesyonel sinemacılarından Lale Filmin sahibi Cemil Filmer yapar. Süreyya İlmen’in 1955’te ve eşi Adalet İlmen’in 1966 yılında ölümünden bu yana, sinema aile bireyleri tarafından işletilmektedir.
Bugün
1994 yılında Süreyya Sineması tadilat dolayısı ile 3 hafta kapatılmış, İspanya’dan ithal edilen koltukları, üç boyutlu gösterime uygun gümüşlü perdesi ve ses düzeni ile yenilenmiştir. Sinema perdesi daha ilerki tarihlerde tekrar yenilenmiştir. Süreyya Sineması bugün projeksiyon gücü 4000 Watt ve ses gücü 4200 Watt RMS ile büyük ekranda filmleri zevk ile seyrettiren nadir büyük sinemalardan biridir. Sinema, balkon yapısı, tavan ve kornişlerdeki freskleri ve yan duvarlarındaki tablolar ile orijinal haline uygun olarak korunmuş ender tarihi mekanlardan biridir.
Bugün ’’Balo Salonu’’ olarak yaptırılan bölüm bir mağaza tarafından kullanılmaktadır. Yazlık sinema olan yerde ise bugün Süreyyapaşa Otoparkı (işletmeciliği ayrı olan) bulunmaktadır.
* Teşebbüslerim ve Reisliklerim, Süreyya İlmen İstanbul Eski Milletvekili (1949) kitabı ’’Süreyya Paşa’nın Anıları’’ adı altında Kadıköy Belediyesi Sağlık ve Sosyal Dayanışma Vakfı (KASDAV) Yayınları tarafından günümüzün Türkçesine çevirilerek 2001 yılında tekrar basılmıştır.
Süreyya İlmen (Süreyya Paşa) (1874 - 1955)
Eski milletvekili Süreyya İlmen (Süreyya Paşa) erken Cumhuriyet yıllarında İstanbul ve özellikle Kadıköy’de batılılaşma eylemleri ile isim yapmış ilginç ve hayırsever bir kent hizmetleri önderidir. Bir çok kültürel, sosyal, eğitim ve spor amaçlı girişimlere öncülük etmiştir.
II Abdülhamid döneminin ünlü seraskeri Rıza Paşa ile Adviye hanımın oğlu Süreyya Paşa, Yugoslavya’daki Patgoriçe’de 1874 yılında doğar. İlkokuldan sonra Kuleli Asker Lisesi, Harbiye ve Erkani Harp Okullarında okur. Balkan Harbinde Tümgeneral olur. 1900 yılında Paşa olur. Birinci Dünya Savaşında ordudan ayrılarak iş hayatına atılır. Türkiye’nin ilk özel, devlet yardımı almadan kurulan Süreyya Paşa Mensucat fabrikası 1914’te Balat’ta faaliyete geçer. İplik ve daha sonra kumaş üretimi yapan fabrika 1922 yılında kapanır.
Süreyya Paşa’nın bazı Sosyal Hizmetleri
Süreyya Paşa sosyal hizmetleriyle yoğun bir yaşam geçirir. Kadıköy Hilaliahmer Cemiyeti, Tesisi Mekatip Cemiyeti, Türk Keşşafları Cemiyeti, Şark Musiki Cemiyeti, Maltepe Maarif Encümeni, Üsküdar Vilayeti, Üsküdar İdman Kulübü ve Sivil Havacılık Kulübü başkanlıklarında bulunur. Ayrıca Ticaret ve Sanayi Odaları, Türkiye Turing ve Otomobil Kurumu ve Cumhuriyet Halk Partisi Üsküdar İlçe başkanlıkları, İstanbul Milletvekilliği (1927-1930) ve Şehir Meclis Üyeliği yapar. 1924 yılında bir yıl süre için İstanbul Belediye Kurulunda Fahri Müşavirlik (Danışmanlık) yapar.
Moda Yoğurtçu Parkı
Kadıköy Hilal-i Ahmer Cemiyeti (Kızılay) başkanı iken halktan toplanan yardımlar sayesinde 1923 yılında Yoğurtçu çayırını kurutarak, dere kenarına bir rıhtım inşa eder ve Moda ile Yoğurtçu’yu sahil yolundan birleştirmeye başlar. Daha sonra Kadıköy Belediyesi yapılan işleri üstlenir ve Yoğurtçu Parkını açar.
Okullar Derneği
Tesisi Mekatip Cemiyeti (Okullar Derneği) Kadıköy’de devletten yardım görmeden, okul ve kütüphane gibi eğitim amaçlı tesisler yaptırmak için kurulmuş bir vakıf olarak faaliyet göstermiştir. Türk Keşşafları Cemiyeti ise bir izci teşkilatı sıfatıyla kurulmuş ve Kadıköy gençlerini bir araya getirmiştir. Süreyya Paşa bu cemiyetlerin başkanı iken birçok yeni okulun kurulması için çalışır ve 1923 yılında Kadıköy Sultanisi’nin (Erkek Ortaokulunun) bahçesine çok sevdiği merhume halasının adına, 200 kadar öğrenci eğitme kapasitesi olan Zehra Hanım Paviyonu’nu yaptırır.
Üsküdar-Kadıköy ve Havalisi Halk Tramvayları Şirketi ve Kadıköy’de diğer girişimleri
Üsküdar Vilayeti Başkanlığı sırasında Süreyya Paşanın uzun süren uğraşıları ve girişimleri sayesinde Üsküdar ve Kadıköy tramvayları yapılır. Daha sonraları 1927 yılında Üsküdar-Kadıköy ve Havalisi Halk Tramvayları Şirketini kurar. Üsküdar ve Kadıköy’ün elektriğe kavuşması için girişimlerde bulunur. Şehremini Emin Beyefendinin Fahri Müşavirliğinde bulunduğu sırada Haydarpaşa tren yolu üst köprüsü inşaatının başlanmasına öncülük eder. Aynı görevdeyken 1924 yılında, o zaman yaklaşık 50,000 nüfuslu ve Anadolu’nun en büyük şehirlerinden olan Kadıköy’e gerekli olduğuna inandığı iskele meydanının tanzim edilmesine öncülük eder. Halkın temiz su içmesini sağlamak ve tifonun yayılmasını önlemek için Kayışdağı suyunun Kadıköy’e getirilmesine katkıda bulunur, kanalizasyon yapılması için Belediyeyi teşvik eder ve masrafın bir kısmını kendisi üstlenir.
Moda’yı güzelleştirme
1920’li yılların sonunda Moda’yı güzelleştirmek için tasarladığı planı uygulamaya Moda’daki iskeleyi üst caddeye bağlayan bir merdiven yapmakla başlar. Belediyeye bu fikrinden söz ettiğinde ihaleyi alması öngörülür. Müteahhit olmamasına rağmen o sırada inşaat halinde olan Süreyya Sinemasının mimar ve mühendisi olan Kavafyan Bey ve hazırda bulunan inşaat malzemesinden faydalanarak merdiveni yaptırır. Kendisine 1200 Liraya mal olur (malzeme hariç). Bu paranın yalnızca yarısını alabilir. Gerisi yine kendi cebinden ödenmiştir.
İstanbul Milli Sanayi Birliği
Ticaret ve Sanayi Odası üyeliği sırasında Türkiye’de sanayiyi canlandırmak amacı ile Ticaret Odasından ayrı olarak 1926 yılında Sanayi Birliğini kurar. Sanayi Birliği, hem halkın yerli mallara ilgisini arttırmak hemde devleti sanayiye teşvik ve yardımını arttırmak için uzun yıllar boyunca Galatasaray’da sanayi sergileri (fuarlar) açar. Ticaret Odasının hükümete iletemediği talepleri Sanayi Birliği başarıyla ulaştırmış olur.
İstanbul Milletvekilliği sırasında Galata ve Unkapanı köprülerinden alınan köprü parasının kaldırılması hakkındaki kanun teklifi kabul edilir. Ayrıca ’’şehrin hakkı şehre verilmelidir’’ başlığındaki kanun teklifi kabul edilir; tramvay, su, havagazı, elektrik gibi birçok müesseseler Belediyeye geçer.
Süreyya Plajı
Maltepe’deki Süreyya Plajı’nın inşaatı 1939 yılında başlar ve savaş yüzünden yedi yıl sürer. 1946 yılında çalışmaya başlayan plajda 300 metre uzunluğunda, deniz cephesi üzerine Müdüriyet Dairesi, 80 birinci sınıf ve 200 ikinci sınıf soyunda odaları, büfe dairesi, gazino, 42 odalı otel ve büyük bir ev inşa edilir. Ayrıca sahilden 60 metre uzakta, deniz üstünde plajın sembolü olarak Bakireler Mabedi (Temples de Vierges) inşa edilmiştir. Avrupa’da birçok park ve su kenarında rastlanan bu yapı, burayı ziyaret eden genç kızların çabuk koca buldukları efsanesi ile anılır. Süreyya Paşa bu mabedin özellikle estetik güzelliği ve efsanesinden dolayı yapılmasını ister. Plaj açıldıktan sonra halkın rahatça buraya ulaşabilmesi için TCDD idaresinin desteği ile bir peron yapılır ve yaz aylarında banliyö seferleri burada 1 dakika durmaya başlar. Daha sonraki Vali Lütfü Kırdar plajı ziyaret eder, çok etkilenir ve plajın asfalt bir yol ile Bağdat Caddesine bağlanmasını sağlar. Plaj İstanbul ve Avrupa’da benzeri olmayan çağdaş bir şekil alır.
Paşanın ömrü insanlara hizmet ve iyilik yapmakla geçer. En büyük iyilikleri hayatının son yıllarında gerçekleşir. Maltepe’deki Narlıdere Çiftliğini İşçi Sigortalarına (SSK Süreyya Paşa Göğüs, Kalp ve Damar Cerrahisi Hastanesi*), Süreyya Sineması’nı Darüşşafaka Cemiyeti’ne, plajı Maltepe Belediyesine bağışlar ve 6 Şubat 1955 yılında huzur içinde ölür. Evli ve 3 çocuk babası olan Süreyya Paşa’nın Askeri konulu eserlerinden başka ;
1. Tayyarecilik ve Balonculuk Tarihi (1947),
2. Teşebbüslerim ve Reisliklerim (1949), **
3. Dört Ay Yaşamış olan Zavallı Serbest Fırka (1951),
4. Maliyemize Armağan (1951) Cumhuriyet Adliyesine Armağan (1954),
5. Sanayi Odası için Vaktile ne Kadar Çalışmıştım (1952)
eserleride yayınlanmıştır.
* SSK SüreyyaPaşa Göğüs Kalp ve Damar Hastalıklar Eğitim Hastanesi Başhekimi Doç Dr Mustafa Zengin önderliğinde ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Yaşar Okuyan’ın istek ve amaçları doğrultusunda SüreyyaPaşa Hastanesinin iç ve dış mekanları geniş kapsamlı modernizasyon çalışmaları sonucunda 2001 yılında yenilenmiştir. Hastanenin 50. kuruluş yılı için ayrıca detaylı bir tanıtım kitabı yayınlanmıştır. www.sureyyapasa.gov.tr
** Teşebbüslerim ve Reisliklerim, Süreyya İlmen İstanbul Eski Milletvekili (1949) kitabı’’ Süreyya Paşa’nın Anıları’’ adı altında Kadıköy Belediyesi Sağlık ve Sosyal Dayanışma Vakfı (KASDAV) Yayınları tarafından günümüzün Türkçesine çevirilerek 2001 yılında tekrar basılmıştır.
Süreyya Opereti
Süreyya Paşa 1928 yılında Süreyya Opereti’ni kurar. Bu aslında İstanbul Valisi’nin isteği üzerine, alaturka bestelerin ilk defa operete dönüştürülmesinde öncülük etmiş ilk Türk operetidir. 6 ay gibi kısa bir süre sonra Vilayet bu topluluk için verdiği ödeneği kesince Süreyya Paşa sanatçılara tek başına destek veremez. Paşa’nın onayını alan Süreyya Opereti, aynı isim altında çalışmalarını 1934’e kadar sürdürür. Operette rol almış sanatçılar arasında genç yaşta vefat eden operetin primadonnası Suzan Lütfullah, daha sonraki primadonna Semiha Berksoy, Toto İrma (Karaca), Fikriye Hanım gibi ün yapmış nice isimler yer alır. İlk temsilleri Asaletmaab’dır. Leblebici Horhor, Arşınmalalan, Çardaş, La Maskot, Mariça, Gül Hanım, Ayşe diğer oyunlarından bazılarıdır. 1932 yılında, 23 yaşında ölen, operetin primadonnası Suzan Lütfullah (Gülriz Sururi’nin annesi) anısına Süreyya Sineması’nda ’’Suzan Gecesi’’ düzenlenir. Operetin yöneticisi Muhlis Sabahattin (Ezgi) verdiği piyano konseri sırasında Suzan Lütfullah’a ’’ebedi hediyesi’’ olan ’’Ölen Ayşe’’ adlı bestesini seslendirir. Bu geceden sağlanan gelir ile yapılan Suzan Lütfullah’ın tunçtan heykelini bugün Süreyya Sineması’nın giriş holünde görebilirsiniz.
Kaynaklar
• Teşebbüslerim ve Reisliklerim, Hatıralarım: 2, Süreyya İlmen (1949)
Bu kitap Süreyya Paşa’nın Anıları adı altında Kadıköy Belediyesi Sağlık ve Sosyal Dayanışma Vakfı (KASDAV) Yayınları tarafından günümüzün Türkçesine çevirilerek 2001 yılında tekrar basılmıştır.
• Hayat Bilançom, Süreyya İlmen (1955)
• Aile Boyu Sinema, Gökhan Akçura (1955) Yapı ve Kredi Yayınları
• İstanbul Dergisi, Sayı 2, Temmuz 1992, ’’Süreyya Paşa’’, Uğur Tanyeli
• Dünden Bugüne İstanbul Ansiklopedisi, ’’İlmen, Süreyya’’
• Kadıköy’lülerimize: Bir Şükran Hatırası, 1947 Süreyya Takvimi, Süreyya İlmen
• Bir Zamanlar Kadköy, Adnan Giz, İletişim Yayınları
• Eski İstanbul Sinemaları, Mustafa Gökmen, İstanbul Kitabevi Yayınları (1991)
• Bizans Metropolünde İlk Türk Köyü Kadıköy - Dr. Müfid Ekdal, Kadıköy Belediye Başkanlığı Kültür Yayınları (1996)
• Düş Şatoları, Eski İstanbul Sinemaları, Burçak Evren, Milliyet Yayınları (1998)
• Popüler Tarih, Sayı 16, Aralık 2001, İstanbul Milli Sanayi Birliği hangi şartlarda kuruldu?
• Gazete Kadıköy, Sayı 89, 7-13 Eylül 2001, İnal Aydınoğlu, KASDAV Bşk Yrd.
• Gazete Kadıköy, 21-27 Ocak 2002, Levent Ersun KASDAV Yön. Kurulu Saymanı
Kaynak : Süreyya Sineması Web Sayfasından Alınmıştır.