Geçtiğimiz günlerde Pınarhisar Esnaflar Odasından esnafların telefonlarına gönderilen "SN ÜYEMİZ EMNİYET İLE İLGİLİ SORUNLARINIZI İL EMNİYET MÜDÜRÜMÜZE İLETMEK ÜZERE 15 MAYIS 2008 PERŞEMBE GÜNÜ SAAT 5'TE (17.00) ESNAF ODAMIZDA SOHBET TOPLANTISI YAPILACAKTIR. SAYGILARIMIZLA" şeklindeki SMS’in ardından söz konusu yer ve saatte gerçekleştirilen toplantıya katılım az olmuştu.
Ben telefonuma gelen mesajı okuduğumda şöyle bir derinlere daldım. Pınarhisar Esnafının sorunlarının İl Emniyet Müdürümüze iletilmesi şeklindeki ibare kafamı biraz karıştırmıştı doğrusu. Aklıma kötü kötü şeyler de gelmedi değil hani.
Çünkü geçen yıl Pınarhisar İlçemizde birçok iş yerine hırsız girmiş, ancak o durumda dahi böyle bir durum olmamıştı. Acaba yine hırsızlık olayları başladı da bizim mi haberimiz yok diye düşündüm kendi kendime.
Hem Pınarhisar İlçemizde de Emniyet Müdürlüğü var iken; olayların direkt olarak İL EMNİYET MÜDÜRÜMÜZE aktarılmak istenmesi bana pek mantıklı gelmemişti nedense!
Velhasıl kelâm o gün gerçekleştirilen toplantıya ilçe esnafından pek ilgi gösterilmedi. Belirtilen saatte Pınarhisar Esnaf Odası’na sayıları 10–15 kişi arasında değişen esnaf gelmişti. Çoğunluğu umuma açık yerleri (kahvehane, meyhane, birahane vb.)işleten esnafların oluşturduğu toplantıda işyerlerinin gece kapanış saatleri, İlçe Emniyet Müdürlüğü çalışanlarınca İşyerlerini zamanında kapatmayan esnaflara ve ilçedeki esnafların işyerlerinin önüne gelen malzemecilerin (toptan satıcıların) araçlarına cezalar kesilmesi gibi konular tartışıldı.
Bir defa gecenin bir saatinden sonra, ya da mekânın kapatılması gereken normal saatten sonra işyeri sahibi tarafından mekânın kapanmayarak hala açık tutulması zaten o esnafın kendisine maddi manevi zararlar vermektedir. Mekân sahibi arkadaş mekânında bulunan iki kişinin kahrını çekmek için hem uykusuz kalacak sağlıksız bir gece geçirecek, hem de o iki kişiden alacağı ücretle belki de o saate kadar harcadığı elektrik masrafını bile çıkaramayacaktır.
Hiçbir Emniyet çalışanı gidip bir Esnafın Kapısına Dayanıp da işyerini kapatması konusunda boş yere uyarıda bulunmaz. Bizler kendiliğimizden kurallara riayet etmiş olsak, zaten kapımıza kimse gelmez.
Şunu da belirtmekte yarar vardır ki; umuma açık (kahvehane, meyhane, birahane, lokanta vb.)işyerlerinin kapanış saatleri gece saat 02:00 olarak belirlense, işyeri sahibi 03:00 olmasını ister, kapanış saati 03:00 olarak ayarlansa bu defa 04:00 olsun şeklinde istekler olur.
Burada önemli olan gerek esnafların ya da bağlı bulundukları kuruluşların, gerekse emniyet mensuplarının ya da bağlı bulundukları birimlerin birbirleri ile iyi ilişkiler içerisinde olmasını sağlayabilmektir. Bu gün bir ilçede sivil toplum kuruluşları ile resmi kurum ve kuruluşlar arasında sağlık bir diyalog, sağlıklı bir bilgi alışverişi ve iyi bir iletişim yoksa; o ilçenin hiçbir sorunlarına kolay kolay çözüm bulamazsınız.
Bir emniyet çalışanı Trafik Polisi bir araç sahibine trafik cezası kesiyorsa, Radara yakalanmış bir aracın kullanıcısına haklı olarak bir cezai işlem uyguluyorsa; buna karşı bir eylem planı hazırlamak ya da tavır koymak doğru olmaz.
Bir işyeri sahibi işyerini kendisine tebliğ edilen saatte kapatmıyorsa, tüm uyarılara rağmen kurallara riayet etmemek konusunda ısrarını sürdürüyorsa bu durumda Emniyet çalışanı polisimizin yapacağı tek şey gerekli cezai işlemi uygulamaktır. Bu memleket kimsenin tekelinde değildir ve bazı durumlarda şahıs ayrımı yapılması gibi bir durum söz konusu olmamalıdır da.
Özellikle Küçük Esnafın şu günlerde zor anlar yaşadığı, adeta kan ağladığı bir durumda olaylara tek taraflı bakmaktansa, objektif olmalıyız.
Gerek Esnaf Odası, gerek Emniyet, gerek Belediye ve diğer ilgili kurum ve kuruluşlar bir birleri ile iyi ilişkiler içerisinde olurlarsa, iletişimi sağlam tutarlarsa ve bizler birer vatandaş olarak olaylara tek taraflı değil de objektif yaklaşırsak; emin olun hiçbirimizin başı bu tip küçük sorunlarla ağrımayacaktır.