Yuvacık Barajı'nı emsallerine göre kat kat yüksek bedelle yapıp, üstüne fahiş bedelle su satışı yaparak Hazine'yi milyarlarca dolar zarar uğratmakla suçlanan ünlü işadamları ve bürokratlara ceza yağdı. Milletvekili olduğu için yargılanamayan Sefa Sirmen'se konuyla ilgili olarak yaptığı açıklamada dokunulmazlığının kaldırılmasını isteyiciğini belirtti.

Barajla ilgili "devlet alımına fesat karıştırdıkları" iddiasıyla yargılanan ve aralarında Gama A.Ş Yönetim Kurulu Başkam Erol Üçer, Güriş A.Ş Yönetim Kurulu Başkanı İdris Yamantürk ile eski izmit Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Kadri Veziroğlu'nun da bulunduğu 9 kişi, 6'şar yıl 3'er ay hapis cezasına çarptırıldı. Aynı skandalda ismi geçen Kocaeli eski Belediye Başkanı Sefa Sirmen ise milletvekili seçilmesinin ardından 'dokunulmazlık' edindiği için söz konusu davada yargılanmadı. Ancak Sirmen'in milletvekilliği süresinin bitmesinin ardından hakkında dava açılabileceği kaydediliyor.

Tarihi duruşma

Kamuoyunda Yuvaak Barajı olarak bilinen İzmit Büyükşehir Belediyesi Kentsel ve Endüstriyel Su Temin Projesi'yle ilgili duruşma dün Ankara 7. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yapıldı.

Mahkeme, Gama Yönetim Kurulu Başkanı Erol Üçer, Güriş Yönetim Kurulu Başkanı İdris Yamantürk, eski İzmit Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Kadri Veziroğlu, dönemin Hazine Dış Ekonomik ilişkiler Genel Müdürleri Ata Murat Kudat, Mehmet Aydın Karaöz, Mehmet Bülent Özgün, Yabancı Sermaye Genel Müdür Yardıması Osman Emed, Sosyal Sektörler Daire Başkanı Bahaettin Gülgör ve DPT Müsteşar Yardımcısı Mehmet Yavuz Arınsoy'u "devlet alımına fesat karıştırmak" suçundan 5'er yıl hapis cezasına çarptırdı.

Ceza artırıldı

Suç nedeniyle kamunun zarara uğratılması gerekçesiyle sanıkların cezası yarı oranda artırarak 7'şer yıl 6'şar aya çıkarıldı. Ancak sanıkların iyi hali nedeniyle 1/6 oranında azaltılarak 6'şar yıl 3'er aya düşürüldü. Sanıklardan dönemin Hazine Müsteşarlığı Dış Ekonomik ilişkiler Genel Müdürlüğü'nde Daire Başkanı Esma Serhat Güray ise beraat etti.

Devlet boşa akan suya 2 milyar dolar ödedi

Genel seçimlerin yapıldığı 2002 yılının Nisan ayında Sayıştay'ın yayınladığı bir raporun ardından patiayan Yuvacık Barajı skandali, kısa sürede Türkiye'nin gündemine oturdu. Sayıştay'ın "Kötü yatırım" örneği olarak gösterdiği Yuvacık Barajı'nın yapım ve su alımı aşamasında ortaya çıkan zararın 2 milyar dolara yaklaştığı tespit edildi. Daha sonraki yıllarda bu zararın artarak devam edeceği kaydedildi.

Devletin kaynaklarının boş yere akıtıldığı projenin öyküsü 1987 yılında başladı. Proje kapsamında izmit'in su ihtiyacının karşılanması için Yuvacık Barajı'nın yap-işlet-devret (YtD) modeliyle hayata geçirilmesi fikri benimsendi. Aynı dönemde Devlet Su İşleri'nin (DSİ) YİD modelinin sakıncalarına ilişkin yazdığı raporlara rağmen projenin ihalesi 8. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in 'sınıf arkadaşları' olan Erol Üçer ve İdris Yamantürk'ün şirketlerine verildi. Sefa Sirmen'in Başkanlığı döneminde îzmit Belediyesi projeyle ilgili uygulama ve su satiş anlaşması imzaladı. Anlaşmayla yapıma şirketlere su bedelini ödeme garantisi verildi.

Maliyet artıyor

Baraj 1998 yılında bitti. Ancak 864 milyon dolar olarak belirlenen yatırım maliyeti 942 milyon dolara çıktı. Böylece projenin toplam maliyeti 1.5 milyar doları buldu. Su satın alımı sözleşmesi nedeniyle Hazine'nin kullanılmayan suya 4 yılda toplam 738 milyon dolar ödediği ortaya çıktı. Hazine'nin ilerleyen yıllarda ödeyeceği miktarın 4-4.5 milyar doları bulacağı hesaplandı. Konuyla ilgili araştırma başlatilırken, Yuvaak projesinin aynısı olan İzmir Tahtalı İçme Suyu Projesi'nin maliyetinin sadece 115.7 milyon dolar olduğu görüldü. Ayrıca İstanbul'a verilen suyun maliyetinin 45 cent olmasına karşın Yuvaak Barajı'ndan alınan suya ödenen bedelin 1.5 doları bulduğu belirlendi.

10 yıl hapis ile zarar tazmini isteniyordu

Yuvacık Barajı ile ilgili iddiaların araştırılması amacıyla kurulan TBMM Araştırma Komisyonu'nün suç duyurusu üzerine başlatılan soruşturma sonunda hazırlanılan iddianamede, Gama Başkanı Erol Üçer, Güriş Başkanı İdris Yamantürk ve eski İzmit Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Kadri Veziroğlu'nun işlem tarihinde yürürlükte bulunan yasalara ve mevzuata aykırı, ihalesiz, pazarlıksız, rekabetsiz ve değerinin çok üstünde bir maliyetle İzmit Su Projesi'nin yapımına zemin hazırladıkları öne sürülmüştü, iddianamede, projenin yapımı için kurulan İSAŞ isimli şirketin ve bu şirketi oluşturan diğer şirketlerin makul ölçüler dışında kar adı alanda devletin parasını mülk edinmesini sağladıkları savunulmuştu. İddianamede, 10 kişi hakkında, Türk Ceza Kanunu'nun 205. maddesi uyarınca, "devlet alım-satımına fesat karıştırma ve bu suça iştirak" suçundan 10 yıldan aşağı olmamak üzere ağır hapis ve zararın ödettirilmesi istenmişti.

İzmit Milletvekili Sefa Sirmenden Açıklama

İzmit Yuvacık Barajı yapım ihalesine fesat karıştırıldığı iddiasıyla açılan dava hakkında konuşan CHP Kocaeli Milletvekili Sefa Sirmen, mahkemenin aldığı kararın siyasi bir karar gibi olduğunu, kendisinin ise ilk meclis toplantısında dokunulmazlığının kaldırılmasını isteyeceğini söyledi.

Yuvacık Barajı yapım ihalesine fesat karıştırıldığı iddiasıyla açılan davayı görüşen Ankara 7. Ağır Ceza Mahkemesi, 8 kişiyi cezalandırırken, konuyla ilgili açıklama yapan CHP Kocaeli Milletvekili Sefa Sirmen, kendisinin de dokunulmazlığının kaldırılmasını isteyeceğini, yargıdan çekinmediklerini belirtti.
Kararın kesin bir karar olmadığını, yargı sürecinin devam ettiğini dile getiren Sirmen, şunları kaydetti:
"Yargı süreci devam ediyor. Adalet yerini mutlaka bulacaktır. Bu kararın biraz incelemesini yaptığınızda siyasi bir karar gibi bir kanaat ortaya çıkıyor. Çünkü savcı, davalıların beraatine karar veriyor. İki duruşma öncesinde Ağır Ceza üyeleri değiştiriliyor. Bunlar kafa karıştırıyor. Şu anda yargı süreci devam ediyor. Ben yine de adaletin tecelli edeceğini düşünüyorum. Çünkü ihaleye fesat karıştırma suçlamasıyla bu insanlara ceza veriliyor. Şimdi Hazine'de çalışan bürokratların ihaleyle ne ilgisi var? İhaleyi 1986 yılında Devlet Su İşleri yapmıştır ki o zaman ben belediye başkanı bile değildim. Devlet Su İşleri yapmış ve Gama'ya ihale etmiştir. Hazinedeki görevliler sadece dış kaynaklı kredi kullanıldığı için Hazine garantisi konusunda onay vermişlerdir. Yani bunların ihaleye fesat karıştırmayla suçlanmaları ve ondan dolayı cezalandırılmalarını adaletin, hukukun neresine koymak gerekiyor bilemiyorum. Öbür tarafta iki tane bu ülkenin saygın müteahhidi, projeye kaynak oluşturup, kısa sürede bitirilmesini sağladıkları gerekçesiyle yargılanıyor. Adalete güveniyoruz. Hak yerini bulacaktır."
Dokunulmazlığının kaldırılmasını istediğini söyleyen Milletvekili Sirmen, "Bu konuyla ilgili benim hakkımda da Muzaffer Baştopçu suç duyurusunda bulunmuştu. Ben o zaman dokunulmazlığımın şahsen kaldırılmasını istemiştim. Ama kabul edilmedi. Önümüzdeki hafta ilk meclis toplantısında bir tek benim dokunulmazlığımın kaldırılmasını isteyeceğim. Ben de yargılanayım. Yargıdan çekinmiyorum" şeklinde konuştu.

Sirmen ayrıca, Yuvacık Barajı projesinin gurur kaynağı olduğunu da vurguladı.

Yayın Tarihi : 21 Nisan 2006 Cuma 16:09:53