30
Nisan
2025
Çarşamba
ANASAYFA

İnanç ve Hoşgörüsüzlük (111)

BATI AVRUPA YAHUDİLERİNİN AKIBETİ:

”Yahudi Soykırımı” Uzmanı Adolf Eichmann

Batı Avrupa Yahudilerinin imhası görevi Heydrich tarafından, Adolf Eichmann’ın özel uzmanlığına bırakılmıştı. Eichmann ufak tefek, ürkek görünüşlü, ailesine bağlı, muhafazakâr bir Avusturyalı idi. Meslek yaşamına, Nazi Partisinde, Masonların fişlerini tutan küçük bir memur olarak başlamıştı. Daha sonra, kendisine Yahudi âdet ve ritüelleri ile ilgili bir müze düzenleme görevi verildi. Bunun için sistematik şekilde Yahudi tarih ve folklorunu incelemeye koyuldu. Kendi kendine İbranî ve Yiddiş dillerini öğrendi. 1937’de Siyonist Hareket hakkında bilgi ve deneyim sahibi olmak için Filistini ziyaret etti. Sonuçta “Yahudi Sorunları” hakkında ün yapan bir SS uzmanı olarak, “binbaşı” rütbesi ile Devlet Genel Güvenlik Bürosu’nun “Yahudi Dairesi”nin başına getirildi. 1941 yazında, Heydrich’in buyruğu ile “Endlösung-Kesin Çözüm”ün ayrıntılı programını hazırladı. Coğrafî bölge sınırlarına bağlı kalmaksızın teknik kararlar alma yetkisi ile donatılmış olmakla birlikde, Rus Yahudilerinin imhasını “Einsatzgruppen”e, Polonya Yahudilerinin tasfiyesini ise Globocnik’e bıraktı; kendi çalışmalarını dünya çapında gürültü yaratmaması için tasfiyede ihtiyatlı davrandığı 1.300.000 Batı Polonya Yahudi’sine yoğunlaştırdı.

Batı Avrupa Yahudileri, “Yahudilerin ve Slavların “Untermenschen-İnsanaltı (ya da maymunun biraz üstü) Yaratık” oldukları şeklindeki Nazi anlayışına uymayan aydın gruptan ve çoğu yüksek kültür sahibi idiler. Heydrich’in, 20.Ocak.1942’de, Grossen-Wansse Konferansında “nihaî çözüm” dışında seçenek kalmadığını ilân etmesinden sonra bile Eichmann ihtiyatı elden bırakmayıp, Grossen Reich-Büyük Devlet adını alan Almanya, Avusturya ve Çekoslavakya’dan oluşan yeni Anavatandaki Yahudileri direkt kitlesel ölüme götürmekden kaçınmış; 1942 boyunca bu coğrafyadan 100.000 Yahudiyi Polonyaya nakletmeyi tercih etmiştir. Doğal olarak bu zavallılar, nakledildikleri Belzec ve Maidanek kamplarında hiç vakit geçirmeksizin gazlanma işlemine tâbi tutuldular. 1943 sonunda, o zamana kadar dış ülkelere göçenler, açlıktan ölenlerden arta kalan Yahudilerden Almanya’da 40.000 kadarı serbest dolaşıyor; görece ayrıcalıklı kabûl edilen “Thetesienstadt Kampı”nda ise 100.000 kadarı zar zor hayatta kalmaya çalışıyordu. Avusturya’daki 60.000, Çekoslovakya’daki 243.000 Yahudi de bu durumda idi.

Yahudi direncinin moral simgesi Anne Frank

Polonya’nın batısı ve güneyini ise tam kontrol altına alamamış olan Eichmann yeni işgâl edilmiş ülkeler için de uygarlığa özen göstermek için kendini sıkmıyordu. Bunun sonucu Hollanda Yahudilerinin imhası hızlı ve acımasız oldu. 140.000 Hollanda Yahudi’sinden 110.000’i 1941 ve 1942 yılları boyunca Auschwitz ve Sobibor kamplarına nakledilip gazla telef edildiler.

Ailesi ile birlikte Amsterdam’da bir antrepoda saklanan çocuk yaştaki Anne Frank anı defterine 9.Ekim.1942 tarihinde: “Britanya Radyosunun, Hollanda Yahudilerinin gaz verilerek öldürüldüğünü” bildirdiği kaydını düşmüştür. Yani, saklanan Yahudilerin bazı istihbarat olanakları vardı ve akıbetlerinin farkında idiler. Aynı şekilde, 25.000 Belçika, 50.000 Yugoslav, 80.000 Yunan Yahudi’si yaşamlarını gaz odalarında yitirdi. Yaşadıkları ülkeden kaçanların sayısı belki daha da fazla idi. Bilenen 50.000 Belçika Yahudi’si Fransa’ya, 10.000’den fazla Yunan tâbiyetli olanı İtalya ve Arnavutluğa kaçmıştı. Yunanistan’da Selanik Yahudi nüfusunun hemen hemen yarısı SS’ler tarafından toplanmadan açlıktan ve tifüsten telef olmuştu.

ÖLÜM KAMPLARI:

Theresienstadt’da “çalışmanın özgürlük sağlayacağı” sloganın yazılı olduğu atölye

Genellikle “Terezin” diye anılan “Theresenstadt” kampı, şu anda Çek Cumhuriyetine ait Bohemya’nın kuzey batı bölgesinde, 180-90 arasında Avusturya İmparatoru II.Joseph’in emri ile, ana kraliçe Maria Theresa adına istihkâm olarak inşa edilmişti. 24.Kasım.1941’de Naziler tarafından, model bir getto olacağı vaadi ile inşa şekli değiştirildi. Kampın ilk komutanı Hauptsturmführer Dr.Siegfried Seidl 342 Yahudi gencini Aufbaukommando (inşaat komandoları) unvanı altında bu iş için, aileleri ile birlikte burada yaşayacakları vaadi ile çalıştırdı. Danimarka, Çekoslovak, İsveç Yahudileri de buraya taşınıyor; hatırlı bir Yahudi kamp sakinlerine başkanlık yapıyordu. Kültürel etkinliklerden oldukça yararlanıyordu. Fakat, aslında burası da toplama kampı işlevi olsun diye inşa edilmişti. Aufbaukommandolar da dahil 1943’den itibaren çoğu Yahudi Auschwitz kampı Birkenau bölümüne nakledilmiş ve gazlanacak anlamına gelen “sonderbehandlung-özel muamele”ye tâbi tutulanlar arasına girmişlerdir. İlk kamp büyüğü Jakob Edelstein da Auschwitz’e yollandı ve orada ailesi birlikte kurşunlandı. İkinci cemaat başkanı Paul Epstein da, Sonbahar 1944 grubu ile birlikte Auschwitz’e gönderilmiş, aynı akıbete uğramıştır. Zaten Terezin içinde de yaşam koşulları çok ağırdı. Tutukluların 33.000 kişilik dörtte biri ilacın yasak edildiği kampta, başta tifüs salgını olmak üzere hastalıktan, ağır çalışma sonucu bitkinlikten, stresten, açlıktan telef oldu. Bunların içinde “Psikanaliz” yöntemini bulan Sigmund Freud’un kız kardeşi Esther Adolphine de vardı.

Auschwitz kurbanı çocuklar

Terezinde doğrudan değil, tahammül dışı çalıştırılarak öldürme yöntemi vardı. İş sağlığı önlemlerinin hiç alınmadığını kayda gerek yok. Rafael Schachter, Julius Stwertka, Viktor Ullmann, Pavel Haas, Gideon Krein, Hans Krasa gibi müzik, Friedl Dicker-Brandeis, Malva Schalek gibi görsel sanat ustaları Auschwitz’e gönderilip işi bitirilenler arasında idi. Kompozitör Zigmund Schul ise Terezin’in ağır koşullarına dayanamayıp yaşamını yitirmişti. 88.000 tutuklu Auschwitz ve öteki kamplara nakledildi. Savaş sonunda hayatta sadece 1.247 kişi kalmıştı. 15.000 olan çocuk sayısı 93’e inmişti.

Naziler, Dünyayı saran dedikodular itibarlarını sarstığı için 23.Haziran.1944’de Bir Kızıl Haç komisyonunun denetimi kabûl edilmek zorunda kaldılar. Danimarka Sağlık Bakanlığı yetkililerine karşı, Kamp kıdemlisi Dr. Paul Epstein’e SS’lerce sıkı sıkıya durumu idare etmesi talimatı verilerek denetim komisyonuna muhatap olma görevi verildi.

TEREZİN DIŞINDAKİ ÖLÜM KAMPLARI:

Nazi işgâl alanında 15.000 civarında “Konsentrationslager-Toplama ya da Temerküz Kampı” denilen ölüm kampları kurulmuştu. Bunların en korkunçları “Auschwitz”dır (Polonya dilinde “Oswiecim”). Merkezî ve Orta Avrupa Yahudileri 1942 yazına kadar Auschwitz ile Polonya ölüm kampları arasında eşit miktarda dağıtılırdı. Himmler, Ağustos’tan itibaren Auschwitz’in Batı Yahudileri için ana kamp olması kararını aldı. AUSCHWİTZ’İ SEÇME nedeni, oranın başlangıçta muazzam bir sentetik yağ ve kauçuk plantasyonu olarak çok iyi kamuflaj tertibatı içinde olmasıydı. Bir zamanlar da, Avusturya süvari birliklerinin barakalarının bulunduğu bu alan barınak bakımından çok zengindi. Daha sonra da, tutuklanmış Polonyalı subaylara tahsis edilmişti. Güney Polonya’da Vistül ve Sola ırmaklarının kavşağı (Oswiecim denilen) kurutulmuş bataklık arazide yer alan ve Moravya’nın kuzeyine 40 kilometre kadar uzanan ahtapot biçimli kampın alabileceği insan sayısı 140.000’di. İçindeki beş krematoryumun bir günde 10.000 ceset yakma kapasitesi vardı. Yönetimi Rudolf Hoesse adında zalim bir sabıkalıya verilmişti. Bu zekâsı kıt, kaba saba adam, etrafındaki, aralarına Alman üniversitelerinden gelme bilginlerin de katıldığı olağanüstü yetenekli uzmanların yardımı sayesinde işini çok iyi yürütüyordu. Bir maganda ile bunca bilim adamının tam bir uzlaşı içimde işbirliği yapabilmeleri onların da en az Hoesse kadar sadist ruhlu olmasındandı. İçlerinden Hitlerin hayran olduğu Josef Mengele adındaki doktorun kadınlar, çocuklar ve sakatlar üzerinde anesteziye başvurmadan yaptığı deneylerin ABD görevlilerince bugün Cuba’da Guantanamo üssünde Afgan çocuklara da uygulandığı söyleniyor. İkiz çocuklar üzerinde yaptığı deneyler bilimsel açıdan bazı keşiflere yol açmış Savaş sonunda yakalanamayan savaş suçluları, İsrail Devleti kurulduktan sonra Mossad’ın (israel Gizli Polisi) listesine de alınmış; başta Eichmann önemli tutuklamalar ve infazlar yapılmıştır. Dr. Mengele de Mossad listesinde olmakla birlikde, Eichmann ile aynı zamanda takibe alındığından Eichmann’a verilen öncelik onun kaçmasını kolaylaştırmıştır.

Canavar doktor Josef Mengele
 

Gazla boğma operasyonlarını yürüten Münster Üniversitesinden Dr. Kremer’di. Bu operasyonlar tifüs salgınlarının önlenmesi amacı ile ilkbahar ve yaz ayları icra edilirdi. Hem bedava iş gücü sağlama hem de gaz operasyonlarına fazla gerek bırakmamak bakımından doğal seleksiyon için soğuk mevsimler idealdi. Paçavralara sarınmış insanlara ayazda ve ayak üstü 12-14 saat boyunca iş yaptırılır; özellikle, tuğla yığma görevi verilirdi. Böylece, soğuktan, bitkinlikten, açlıktan ve bilimsel deneylerde gerçekleşen ölümlerle yazın gaz işleminden geçirilecek insan stoku azaltılıyordu.

Auschwitz’de yaklaşık olarak 2 milyon Yahudi telef olmuştur.

BELZEC VE SOBIBOR TOPLAMA KAMPLARI:

Belzec Doğu Polonyada Lublin İli Tomaszov Lubelski ilçesinde bir köydür. II. Dünya Savaşında burada kurulan toplama kampı, Heydrich’in öldürülmesi üzerine “Reinhardt operasyonu kapsamında kurulan Sobibor kampı ile takviye edilmiştir. Kamp komutanı Franz Stangl doğal imha tekniklerini yeni kampa naklettiği gibi gazlama işlemi Sobiborda gerçekleştirilmiştir. Kamp günde 1300 kurbanlık gazlama kapasitesi ile Mayıs.1942’den 1943 yazına kadar 250.000 Yahudiye mezar olmuştur. Avrupa’dan getirilen bazı Romanlar ile Yahudi olmayan Polonyalılar da Yahudilerin akıbetlerini paylaşmışlardır.

Belki bu sondur ama, savaş suçlusu Nazi takibi hâlâ sürüyor. Sobiborda gardiyanlık yaparken 27.900 Yahudi’nin katline katılan Ukraynalı John Demjanjuk daha önce tutuklanıp bırakıldığı hâlde daha güçlü kanıtların elde edilmesi üzerine 30.Kasım.2009’da, tekerlekli sandalye üstünde, 89 yaşında Münih Eyalet Mahkemesinde yargı karşısına çıkarıldı.

Yayın Tarihi : 9 Aralık 2009 Çarşamba 12:22:02
Güncelleme :9 Aralık 2009 Çarşamba 12:37:22


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
avıbeto IP: 192.118.11.xxx Tarih : 12.12.2009 11:25:48

Sayın Hocam

Tüm ağırlığı ile sürmekte olan yazı dizinizi heyecanla izlemeye devam ediyorum. İzniniz olursa bazı noktlara değinmek isterim:

1) Eichmann Mossad tarafından Buenos Aıresta tespit edild. Bir sandık içerisine kaçırılarak İsraile getirildi.1961 de cam vitrin içerisinde basına açık mahkemede yargılandı, suçlu bulunarak İsrail tarihinin tek idam kararı ile 1962 de idam edildi.

2) Ukraynalı John Demjanjuk İsrailde yargılanıp delil yetmezliği nedeni ile cezalandırılmamıştır. Almanyadaki mahkemesi devam etmektedir bu bakımdan sanırım mahkeme sonuçlanıncaya kadar henüz onu suçlu ilan etmemiz biraz acele olur.

3) Şimdiye kadarki yazılarınızdan şöyle bir sonuca varabiliriz: Osmanlı zamanında ve Türkiye Cumhuriyeti zamanında gayrimüslimlere karşı olmuş sizin deyiminizle -hoşgörüsüzlükler_  tarih boyunda özellikle yahudilere karşı yapılanların yanında Devede Kulak kalmaktadır, diğer müslüman ülkelerde de bu böyledir.
Bu  bakımdan çuvaldızı kendimize batırırken bu gerçekleri unutmayalım.

4) Çok uzun çalışmalarla hazırladığınız bu eserde hep gerçeklere yer verdiniz. Amerikalılara karşı her ne kadar iyi duygular beslemesek bile Guantanamo da olanlarla ilgili söylentilerin yazılarınızda yeri olmaması gerektiğini hatta silinmesi gerektiğini sanıyorum.

5)  Bu uzun ve zor çalışmalarınız ilerde bu konulara değinmek isteyen araştırıcı veya yazarlara referans niteliği taşımaktadır.İnternette yayınlanırsa zannediyorum ziyaretçi sayısı çok yüksek olacaktır ve büyük faydalar sağlayacaktır.

Derin Saygılarımla