Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, milli savunma ve güvenliğin dünya genelinde bütün ülkeler için vazgeçilmez bir öneme sahip olduğunu söyledi. 

Erdoğan, Türkiye'nin bağımsızlığını ve toprak bütünlüğünü korumak için gerekli askeri güce sahip olma mecburiyetinin şuurunda olduğunu ifade etti. 

IDEF 2007 8. Uluslararası Savunma Sanayi Fuarı, 75. Yıl Hipodromu'nda açıldı. Fuarın açılış törenine Başbakan Erdoğan, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt, Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül, Adalet Bakanı Fahri Kasırga, kuvvet komutanları, çeşitli ülkelerden üst düzey askeri temsilciler ve savunma sanayi firmalarının temsilcileri katıldı. 48 ülkeden yaklaşık 500 firmanın katıldığı fuarın açılış töreni İstiklal Marşı'nın okunması ile başladı. Katılımcı 48 ülkenin bayrakları, atlı süvari birliği eşliğinde tören alanından geçti. Türk bayrağını taşıyın bayan asker, açılış törerine katılan davetlilerden büyük alkış aldı. Bayrak geçişinin ardından Türk Silahlı Kuvvetleri Mehteran Bölüğü bir konser verdi. 

Başbakan Erdoğan, fuarın açılışında yaptığı konuşmada IDEF'in, Türk ve dünya savunma sanayiinin önde gelen buluşma mekanlarından biri haline geldiğini söyledi. Milli savunma ve güvenliğin, bütün ülkeler için vazgeçilmez bir öneme sahip olduğunu vurgulayan Başbakan Erdoğan, güvenlik konularının ülkenin bekası için hayatı öneme sahip olduğunu belirtti. Türkiye'nin de bu çerçevede bağımsızlığını, toprak bütünlüğü ve temel çıkarlarını korumak için gerekli askeri güce ve savunma kabiliyetine sahip olma mecburiyetinin şuurunda olduğunu ifade eden Erdoğan, "Bu şuurda hareket ederek bağımsızlığına ve istiklaline düşkünlüğünü çağın gerektirdiği en ileri merhalelere taşıma gayreti içindedir. Yaşadığımız dünyada barış ve adaletin mümkün olduğuna inancımız tamdır. Yeter ki toplumlar daima barışa ve adalete olan güvenlerini korusunlar ve güçlerini bunun için kullansınlar. Türkiye Cumhuriyeti kurulduğundan beri Atatürk'ün 'Yurtta sulh, cihanda sulh' ilkesini, barış ve adalet talebini sadece kendi ülkesi için değil tüm dünya toplumları için istemiş ve dünyanın her yerinde barıştan yana olmuştur. Bölgemizde barışın, adaletin, güvenliğin ve istikrarın sağlanmasında hayatı sorumluluklar üstlenen Türkiye mevcut imkanlarını sadece ülke savunmasına değil barışı koruma çabalarına yönelik olarak da değerlendirmektedir" şeklinde konuştu. 

Bosna Hersek, Kosova, Afganistan, Darfur ve Lübnan'da icra edilen barışı destekleme harekatlarının bu amaçlar dahilinde Türkiye'nin halen aktif olarak iştirak ettiği harekatlar olduğuna işaret eden Başbakan Erdoğan, ayrıca Türkiye'nin savunma gücünü ve savunmaya ayırdığı kaynaklarını barışçı amazlar doğrultusunda kullanma politikası dahilinde başta NATO olmak üzere uluslararası ve bölgesel ittifaklara aktif katılımını sürdürdüğünü dile getirdi. 

Vazgeçilmez savunma ve güvenlik ihtiyaçları değerlendirildiğinde savunma sanayinin sahip olduğu stratejik önem ve önceliğin inkar edilemez olduğunu ifade eden Erdoğan şöyle konuştu: "Bugün burada, temelleri Cumhuriyet'in ilk yıllarında atılmaya başlanmış olan savunma sanayimizin son 20 yılda devletimizin desteği, özel sektörün dinamizmi ve uluslararası işbirliği faaliyetleri neticesinde gerçekleştirmiş olduğu büyük atılımı sizlerle paylaşmanın gururu içindeyiz. Halihazır gelinen noktada uluslararası kalite
standartlarında üretim yapmakta olan savunma sanayi firmalarımız, zırhlı muharebe ve deniz araçlarından havacılığa, elektronikten yazılıma, silah ve mühimmattan lojistiğe kadar geniş bir yelpazede ürünleriyle dünya çapında kabul gören bir seviyeye ulaşmış bulunmaktadır. Amacımız savunma sanayi alanında sahip olduğumuz kabiliyetlerimizi siz değerli dost ve müttefik ülke temsilcileriyle paylaşmak ve aynı şekilde sizlerin sahip olduğu kıymetli tecrübelerden istifade etmektir. IDEF sayesinde 1993'ten bu yana
yarattığımız bu ortak sinerjiden faydalanarak, sizlerle birlikte önümüzdeki işbirliği alanlarından en iyi şekilde yararlanmak istiyoruz. Ülkelerimiz arasındaki savunma sanayi işbirliğimizi güçlendirmemiz, uluslararası barış ve istikrarın korunmasına müşterek katkılarda bulunmamızı ve karşılaştığımız ortak sorunları birer fırsat penceresine dönüştürmemizi sağlayacaktır." 

Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül ise konuşmasında soğuk savaş ve daha sonrasında 11 Eylül devamında Ortadoğu ve Türkiye'nin yakın bölgesinde yaşanan değişimler, bölgesel iç ve dış çatışmalar, terör faaliyetleri ve tehdit kavramının değişken bir hale gelmiş olmasının, Türkiye'nin bulunduğu bölgenin zorluğunu ve önemini bir kez daha ortaya koyduğunu ifade etti. Tüm bu gelişmeler yaşanırken 2007 yılında 55. yılını tamamlamış bir NATO üyesi olarak Türkiye'nin barışı yaymak ve korumak için bir güç ve denge
unsuru olarak bu coğrafyada yer almasının, uluslararası toplumun huzuruna ve refahına verdiği önemin en büyük göstergesi olduğunu kaydeden Gönül, "Esas olarak savunma politikamız Cumhuriyetimizin kurucusu ulu önder Atatürk'ün 'Yurtta barış, dünyada barış' prensibini temel almaktadır. Ancak bu güç coğrafyada barış ve güvenliği korumak için Silahlı Kuvvetlerimizi güçlü ve donanımlı tutmak zorundayız" diye konuştu. 

Türk Silahlı Kuvvetleri'nin yüksek harekat kabiliyeki ile dünyanın en iyi teçhiz edilmiş, en iyi eğitimine sahip ve en itibarlı ordularından bir tanesi olduğunu dile getiren Gönül, TSK'nın ihtiyaçları çerçevesinde son 20 yılda maliyeti 15 milyar Dolar'ın üzerinde olan önemli modernizasyon ve tedarik faaliyetlerinin yürütüldüğünü kaydetti. Yürütülen savunma sanayi projeleri hakkında da bilgi veren Gönül, amaçlarının savunma sanayi alanında katılımcı ülkelerle maliyet etkin projeler geliştirerek işbirliği çalışmalarını en üst noktalara getirmek olduğunu ifade etti. Gönül, kaynakların etkin kullanılması halinde dünya toplumlarının refahına, gelişmesine ve uluslararası barışın korunmasına en büyük katkının sağlanacağını vurguladı. Türk Silahlı Kuvvetleri Güçlendirme Vakfı Genel Müdürü Korgeneral M. Aydın Şen ise, bu fuarda, ihtiyaç ve tedarik makamları firmalar ile koordine ederek, öncelikle yerli ve yabancı sanayici ve imalatçılar için uygun bir işbirliği ortamı yaratmayı hedeflediklerini söyledi. Bu hedef doğrultusunda yapılan çalışmalar sonucu, bölgesindeki en büyük uluslararası savunma sanayi fuarı olma özelligi kazanan IDEF Fuarı'nın Türkiye için olduğu kadar diğer katılımcı ülkeler için de önemli bir tanıtım merkezi ve pazar konumunda olduğunu ifade eden Şen, fuara 48 ülkeden 494 firmanın katıldığını, ayrıca 15 'i bakan 4'ü Genelkurmay Başkanı olmak üzere 50 ülkeden yaklaşık 300 üst düzey heyet üyesinin ağırlandığını bildirdi. 

Açılış konuşmalarının ardından açılış kurdelesi kesildi. Orgeneral Büyükanıt, Milli Savunma Bakanı Gönül ve açılışa katılan bazı yabancı Savunma Bakanları ile birlikte kurdelanın önüne gelen Başbakan Erdoğan, 'Dünya barışı için hayırlı olsun' diyerek kurdeleyi kesti.