Kayseri, Danişmend, Eratna, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinde medreselerde yapılan ilim çalışmalarının yanı sıra aynı zamanda da önemli bir tasavvuf merkezi idi. Bu nedenle kentte bir çok tarikat faaliyette bulunmuş ve bunun sonucu olarak da şehirde çeşitli dergahlar kurulmuştur.
Kayseri’de Mevlevilik, Ahilik, Bektaşılık, Kalenderilik, İshakilik, Bayramilik, Rıfailik, Nakşibendilik ve Halvetilik ile ilgili dergahlar kurulmuştu. Ancak bunların büyük çoğunluğu günümüze gelememiştir. Bunların başında da Suyakanmış Zaviyesi, Bostancı Baba Zaviyesi, Şeyh Musa ve Şeyh Hamid Zaviyesi, Ali Dede Zaviyesi, Ali Cafer Zaviyesi, Şadgeldi Zaviyesi, Kadıhan Zaviyesi ve Şeyh İsmail Zaviyesi gelmektedir. Bununla beraber, Beylikler döneminde yapılan türbe-zaviyeler fonksiyonlarını yitirmiş olarak günümüze ulaşabilmiştir.
Bu tür zaviyeler yerleşim alanlarının dışında, ıssız yerlerde kurulmuşlardır. Burada yaşayan dervişler tasavvufla meşgul olurken diğer yandan da toprak ve hayvancılıkla uğraşır geçimlerini sağlarlardı. Bu dergahlardan ötürü de Kayseri çevresindeki pek çok köy onların isimleriyle anılmıştır.
Kenthaber Kültür Kurulu