Çevre ve Kültür Derneği tarafından "Güzel Ahlak ve Modern İnsan" konulu panel düzenlendi.
26 Haziran Atatürk Kültür Sarayı'nda gerçekleştirilen panele, AÜ İlahiyat Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Osman Türer, Prof. Dr. Mehmet Akkuş ve Prof. Dr. Nazif Ersin Gürdoğan konuşmacı olarak katıldı.
Emekli Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nazif Ersin Gürdoğan, tasavvufun modern hayata karşı bir alternatif getirdiğini söyledi. Prof. Gürdoğan, "Bugün öyle bir Dünya var ki, açgözlülük o kadar öne çıkartılıyor ki, insanlar ne olduklarıyla değil neye sahip olduklarıyla değerlendiriliyor. Tasavvuf bunu içselleştirmeyi sağlıyor. Bunu sağlarken de dünyadan koparak değil, dünyayı peşimizden sürükleyerek. Dünyayı yok sayarak değil onu denetim altına alarak. Onu denetim altına alarak burnuna halka takması bilen" dedi.
Gürdoğan konuşmasında tasavvufun önemine değinerek bir örnekle söyle devam etti:
"Ayı oynatan çocuklar vardır. O güçlü kuvvetli hayvan 12 yaşındaki çocuğun peşinden gider. Def çalar hayvan oynar. Gerçekte o hayvanın o çocuğun peşinden gitmesi mümkün değil. Fakat burnuna bir halka takılmıştır. O halka o hayvanı o çocuğun peşinden götürür koşturur. Tasavvuf da böyle bu halkanın bilimi. Ekonominin, Dünyanın, Teknolojinin, Bilimin burnuna halka takarsan bütün bunlar size hizmet eder. Onun burnuna halka takamazsanız, siz ona hizmet edersiniz."
Dünyanın her yerinde söylendiği gibi para, ekonomi, dünya, teknoloji ve bilimin iyi bir köle olduğunu belirten Gürdoğan, "Ama hepsi çok kötü bir efendidirler. Kim onları efendi yerine koyarsa onlardan, onların ayakları altında ezilmekten kurtulamaz. O yüzden tasavvuf Dünyadan soyutlanmadan dünyayı denetim altına almanın sanatıdır diye biliriz" şeklinde konuştu.