Üsküdar’ın kuzeyinden başlayarak bütün sırtı ve dik yamaçları kaplayarak Kuzguncuk tepesine kadar ulaşan 26 hektarlık bu koru, II. Mahmud ve Abdülmecid devirlerinde valilik,elçilik ve nazırlıkta bulunmuş olan Tophane Müşiri Fethi Ahmet Paşa’ya (1851-1858) aitti.
Halk arasında “Kuzguncuk Korusu“ diye adlandırılan bu koru Fethi Ahmet Paşa'nın ölümünden sonra varisleri tarafından paylaşılmış, torunu olan Şevket Mocan da kendi payına düşen hisseyi 1958'de Belediyeye devretmiştir. Bu yüzden bir müddet de “Mocan Korusu” diye adlandırılmıştır.
Belediye zaman içinde korunun büyük bir bölümünü hissedarlardan istimlak suretiyle alarak 16 hektar kamulaştırılmıştır . Bu koruluktan hâlen özel mülkiyette bulunan Demirağ korusudur. Fethi Paşa korusu 1960-1980 arasında mülkiyet nedenleri ile çok bakımsız, perişan ve cangıl durumunda idi. Yabani böğürtlen ve sarmaşıkların kapladığı bu koruluğa girmek neredeyse imkansızdı. Büyükşehir Belediyesi istimlak işlerini bitirdikten sonra 1985-1987'de koruyu bakım altına aldırmış, yabani ot ve sarmaşıkları temizletip içerisine gezinti yolları, koşu parkurları,s eyir yerleri, kafeterya ve spor alanları yaptırarak halkın hizmetine
sunmuştur.
Şu anda Koru Büyükşehir Belediyesi Park ve Bahçeler Müdürlüğüne bağlıdır. Korunun çevresi tamamen duvarla çevrili olup, biri Üsküdar-Kuzguncuk arasında, diğeri İcadiye Mahallesinde olan iki kapıdan içeriye girilebilmektedir. Korunun sırta yakın yerinde eski bir köşkün temel izleri görülmektedir. Buradan aşağıya doğru da kaskatlı bir havuz devrindeki görkemini bize anımsatır. Yalnız bu havuz restore edilirken devrinde kullanılan malzemenin aynısı uygulanamadığından iyi bir restorasyon görememiştir.
Koru ağaç türleri bakımından çok zengindir. Her cinste çamlar, Meşe cinsleri, sakızağacı, akçakesme, at kestanesi, Trabzon hurması, yalancı akasya, dişbudak, porsuk ve nadide bir ağaç olan Japon kadife çamı ,korunun ağaç örtüsünü meydana getirmektedir.
Kenthaber Kültür Kurulu