AK Parti Mersin İl Başkanı Mustafa Gültak, Mersin'in en önemli sorunu olan çöp sorununun, bugün gelinen noktada yerini yaklaşan yerel seçimler öncesinde; 'çöpü biz çözdük' kavgasına bıraktığını söyledi.
Gültak, partisinin merkez ilçe başkanlarıyla birlikte AK Parti Mersin İl Başkanlığı'nda ortak bir açıklama yaparak, çöp sorununun çözümü ve içme suyu alanında yapılan çalışmalarla ilgili olarak değerlendirmelerde bulundu.
Çöp sorununun, 20 yıldan bu yana her seçim öncesinde kentin ana gündemini oluşturduğuna dikkat çeken Gültak, 9 yıldan bu yana Mersin Büyükşehir Belediye Başkanlığı görevini üstlenen Macit Özcan'ın ise çözümsüzlüğün arkasına sığındığını ileri sürerek, olayın tek sorumlusu olarak da Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Yönetim Kurulu eski başkanı merhum Kadri Şaman'ı gösterdiğini ifade etti.
Gültak, AK Parti Mersin milletvekilleri ve il teşkilatının, son 2 yıllık zaman diliminde sorunu Ankara'ya taşıdığını ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Mersin'e gelmesinin ardından da çözüm için düğmeye basıldığını söyledi. Başbakan Erdoğan'ın, Büyükşehir Belediye Başkanı Macit Özcan ile görüşmesiyle birlikte Çevre ve Orman Bakanlığı'na sorunun çözümü için talimat verdiğini dile getiren Mustafa Gültak, Mersin milletvekillerinin de Çevre ve Orman Bakanlığı bürokratlarıyla kente çıkarma yapmasının çözüm için yapılan çabaların bir sonucu olduğunu vurguladı.
Gültak, "Mersin Büyükşehir Belediyesi'nin 'Katı Atık Düzenli Depolama Alanı Projesi'ne, Çevre ve Orman Bakanlığı'nın olumlu kararı vermesi, AK Parti Mersin milletvekilleri ve il teşkilatımızın gayretli çabaları sonucunda gerçekleşti. O günlerde Macit Özcan bu raporu almak için AK Parti milletvekillerinin ve il başkanının kapısını aşındırıyor, sürekli telefon açarak yardım istiyordu. 22 Temmuz 2007 tarihinde konuya müdahil olan Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen'in girişimleri sonucunda bir dizi toplantılar yapıldı ve sonuçta da sorunun çözümü için mutabakata varıldı" dedi.
Bakan Tüzmen'in talebi üzerine; merkez ilçe Toroslar'daki mevcut çöp depolama alanının rehabilitasyonu için gerekli olan 41 milyon 550 bin YTL'nin 20 milyon YTL'sinin de Başbakan'ın talimatıyla Mersin Büyükşehir Belediyesi bütçesine aktarıldığını belirten Gültak, 'iktidar partisi' olarak kentin çöp sorununun tarafı olmadıklarını dile getirip, bir köşeye çekilebilecekken bunu yapmadıklarını söyledi. Mustafa Gültak, "Biz bir köşe çekilip de Macit Özcan'ın çaresizliğini keyifle izleyebilirdik. Seçime 5 ay kala sorunun Macit Özcan'ın yumuşak karnı olduğunu bilerek, bu noktadan muhalefet de yapabilirdik. Yerel seçimler için bunu çok iyi bir malzeme olarak da kullanabilirdik. Ama bu durum, siyaseten her ne kadar doğru olsa da kent adına yanlış bir uygulama olurdu ve biz de bunu yapmadık" diye konuştu.
AK Parti'nin sorunun çözümü noktasında muhalefet partisine mensup bir belediye başkanına destek vermesinin olması gereken bir durum olmakla beraber, alışık olunmayan ve ezber bozan bir davranış olduğunu savunan Gültak, çöp sorununun çözümü noktasında 25 yıl boyunca hiçbir çözüm üretilmediğini, bununla birlikte son 10 yıl içinde çöp sorunu nedeniyle de kurumların adeta birbirine düşman olduğunu, yaklaşık 400 bin kişi çöpten olumsuz etkilendiğini, bu nedenle de Mersin'in kuzeyinin gelişmeyen bir alan olarak kaldığını ifade etti.
Gültak, Devlet Su İşleri (DSİ) tarafından Mersin'de hayata geçirilen 2. İsale Hattı çalışmalarının da bizzat hükümet tarafından aktarılan ödenekle hayata geçirildiğini anlatarak, Büyükşehir Belediyesi'nin ise sadece Berdan Barajı'ndan gelen suyu, şebeke hatlarıyla kente dağıtımını gerçekleştirdiğini vurguladı.
Gültak, açıklamasını şöyle sürdürdü:
"Eğer biz Berdan'dan suyu getirmeseydik, o zaman ne yapacaktınız? Borulardan hava mı basacaktınız? Eğer biz bu çalışmayı yapmasaydık şu anda Mezitli'de insanlar hala çeşmelerinden su içemeyecekti."
Mersin Büyükşehir Belediyesi tarafından kentin dört bir yanındaki bilboardlara asılan reklamların maliyetinin yaklaşık 400 bin YTL olduğuna işaret eden Gültak, söz konusu paranın halkın cebinden çıktığını ve bu durumun da etik olmadığını ileri sürdü.