İSO'nun 42 yıldır sürdürdüğü 500 büyük sanayi kuruluşu çalışmasının 2009 yılı raporu yayınlandı. Kriz koşullarının etkisiyle satışları, ihracatı ve çalışan sayısı azalan, ancak ürettiği katma değer ile 2009'da mali yapısı iyileşen 500 büyük sanayi kuruluşunda ilklerin yıldızı gıda sektörü oldu. Kriz dönemini en az hasarla atlatan gıda sektörü bu yıl listede de önemli iz bıraktı. 2008 yılında listede yer alan 8 gıda firması bu yıl listeye giremezken, buna karşılık 23 yeni gıda firması listede yer aldı.

Türkiye'nin ve Kanada'nın en büyük bakliyat üreticisi firmalarından Arbel Grubu, bu sene listeye 388. sıradan girdi.

BAŞARININ SIRRI

Mersin'den listeye giren tek firma olan Arbel Grubu'nun Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Arslan, Mersin gibi sanayi, ticaret kenti, limanı olan ve her türlü imkana sahip bir yerde yalnızca Arbel'in oluşunun kendilerini üzdüğünü söyledi. Yıllardır Türkiye'de büyükşehirler içinde yer alan Mersin'de ilk 500'e giren sınırlı sayıda firma bulunduğunu ifade eden Arslan, şöyle konuştu: "Bunların bir kısmı merkezini İstanbul'a taşıyınca biz yalnız kaldık. Bir zamanlar en büyük firmaları barındıran Mersin'in simdi

ilk 500'e bir firma çıkarabilmesi çok düşündürücü."

Dünya mercimek dış ticaretinin yüzde 35'ini Arbel Grubu olarak karşıladıklarını dile getiren Arslan, şunları söyledi: "Arbel A.Ş., 50 yılı aşkın bir süredir iç piyasada ve dünya piyasasında bakliyat hububat ve diğer gıda ürünlerinin başta gelen üreticisi ve ihracatçısı olagelmiştir. Mersin merkezli bir firma olarak yurt dışında Kanada, Amerika, Avustralya ve Kırgızistan'da tesislerimiz bulunmakta. Kanada'nın bakliyat ihracatının yüzde 45'ini şirketimiz gerçekleştirmektedir. Bu başarımızın altında

Türkiye'de elde ettiğimiz bilgi ve deneyim yatmaktadır. Mersin'deki şirketimiz bizim okulumuzdur. Yurt dışında çalışan personelimizin büyük bir bölümü Mersin'deki tesislerimizde eğitilmiş deneyim kazanmıştır."

Bölgesel kalkınmaya önem verdiklerini anlatan Arslan, Mersin'de bulunan 7 tesisleri ile istihdamdan vergiye, üretimden pazarlama ve satışa kadar bölge ekonomisine katkı sağlayan, yatırım, büyüme, istihdam ve ihracata dayalı faaliyetlere devam eden bir şirket olduklarını söyledi.

Mersin'in avantajlarından da söz eden Mahmut Arslan, Türkiye hububat ve bakliyat ambarı Güneydoğu ve İç Anadolu bölgelerine eşit uzaklıktaki kentin, tarımsal anlamda önemli bir işleme üssü haline geldiğini ifade etti.

Liman ve demir yolu sayesinde dünya ve Türkiye pazarlarına daha düşük maliyetli taşıma imkanı sağlanabilmesinin Mersin'deki işletme tesislerinin daha rekabetçi fiyatlar vermesini beraberinde getirdiğini belirten Arslan, sözlerine şöyle devam etti: "Büyük depolama kapasiteli tesisler, depolama maliyetlerini de aşağıya çekmektedir. Bu nedenle Arbel A.Ş.'nin de içinde bulunduğu sektör, Mersin'in gelişiminde önem arz etmektedir."

Mersin'deki şirketlerin bilgi ve deneyim konusunda oldukça iyi bir yerde olduklarını, 500 büyük sanayi kuruluşu içinde daha fazla şirketin yer almayı hak ettiğini düşündüklerini ifade eden Arslan, "Önümüzdeki günlerde açıklanacak ikinci 500'de de yaklaşık 3 firmamızın yer almasını bekliyoruz. Önümüzdeki yıllarda ilk 500 şirket içinde Mersin'den daha fazla şirketi göreceğimizi umuyoruz" dedi.