Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, turizmin istihdamda çok önemli bir sektör olduğunu belirterek, "Turizm, bir gelişme projesidir. Sadece ekonomi değil, aynı zamanda bir toplumsal değişim, dönüşüm projesidir" dedi.
Ertuğrul Şehitlerini Anma etkinlikleri kapsamında Mersin'e gelen Bakan Günay, Mersin Sanayici ve İşadamları Derneği'ni ziyaret ederek, sivil toplum örgütü temsilcileriyle bir araya geldi. Günay, burada yaptığı konuşmada, Türkiye'nin turizmde önemli bir ülke haline geldiğini söyledi. 2009 yılında dünya turizminin yaşanan ekonomik kriz ve salgın hastalıklar nedeniyle yüzde 2-3 geri gittiğini hatırlatan Günay, "Biz ayakta durmayı başardık. İlk 9 ülkenin içindeyiz, geliri ve sayısı itibariyle 7-8. sıradayız.
Bu 10 ülkeden 9'u yılı ekside kapattı. Biz gelen turist sayısı itibariyle artı ile kapattık, gelir itibariyle kendimizi denkleştirdik. Geçen yılki rakamlara göre, 21.5 milyar dolar gelir elde ettik, 27 milyon turist geldi. Bu yıl daha iyiye doğru gidiyoruz. Bu yıl dünya biraz daha iyi bir trend izliyor, biz de yüzde 7'ler civarında artış sağladık, gelirimiz de artıyor. İyi bir yere gidiyoruz. Ama bu gelenlerin üçte biri Antalya'ya gidiyor. Muğla ve İzmir'i kattığınızda ve 7.5 milyon insan da İstanbul'a
gidiyor, geri kalan 6-7 milyon turisti de Anadolu paylaşmaya çalışıyor. Bunun arasında Mersin'in aldığı pay çok az. Halbuki Mersin, biz turizmi iç turizm olarak bildiğimiz zamanlarda Türkiye'de turizmle özdeşleşmiş şehirlerden biriydi. Mersin'de ikinci konut potansiyeli oldukça fazla. Ama 1-2 ay açılan bu yazlıklar turizm anlamına gelmez. Türkiye'nin birkaç türlü turizm yapması gerekiyor. Biz büyük ölçüde kitle turizmi yapıyoruz. Bu yıl bize Rusya'dan gelen turist sayısı yüzde 25 arttı, Almanya yerinde
sayıyor, İngiltere yüzde 10 arttı, İran yüzde 50'ye yakın arttı, Suriye nerdeyse yüzde 100 arttı. Biz daha çok kuzey ülkelerinden deniz kıyısına gelen insanları karşılıyoruz. Bu talep devam edecek tabii ki, dünyada bu trend sürecek, insanlar deniz kıyılarına gelecekler. Deniz kıyılarına gelenler hep Antalya'ya mı gelecekler? Bizim kitle turizmi açısından yeni alanlara ihtiyacımız yok mu? Var. Mevsim itibariyle, deniz itibariyle, arkeoloji itibariyle Antalya ile Mersin arasında hiçbir fark yok. Mersin'in
Antalya'dan geri kalan hiçbir eksikliği yok. Bu coğrafyayı bizim mutlaka kitle turizmine açmamız gerekiyor. Antalya'dan sonra Türkiye'de kitle turizmi yapılacak alan bence Ege değil, Mersin'dir. Bunun için Mersin'in tabii ulaşım sorunları var, altyapı sorunları var, bizim mutlaka burada yeni havaalanlarına ihtiyacımız var. Bununla ilgili planlanan alana zaten havaalanı yapılacak" diye konuştu.
Turizmin istihdamda çok önemli bir sektör olduğunu vurgulayan Günay, şöyle devam etti:
"Turizm sadece yeme-içme mekanında, sadece o bölgede çalışan değil, 40 kadar sektörle iç içe çalışıyor. Boyacının da, marangozun da, süt üretenin de turizmde bir alışverişi var ve turizm böylece topyekun bir üretim motivasyonu yaratan bir sektör. Türkiye çok genç bir ülke. Nüfusun 40 milyonu 30 yaşın altında. Sanayi insanların aklına ufuk vermiyor. Dünyası açılmıyor. Ama turizm öyle değil. Turizmde çalışan sabahları tıraş olmasını, giyinmesini, oturup-kalkmasını, Türkçe'sini, sonra başka dilleri
öğrenmesini, kendini geliştirmesini sağlıyor. Bir gelişme projesi turizm, sadece ekonomi değil, aynı zamanda bir toplumsal değişim, dönüşüm projesidir."
Geçmişte Ruslarla ilgili hep çeşitli korkular empoze edildiğini, ancak şimdi neredeyse Ruslarla 'bir millet iki devlet' haline gelindiğini belirten Günay, bu ülke ile ticaret ortaklıklarının geliştiğini, evlilikler yapıldığını ve en çok turist ağırlanan bir ülke haline geldiğini söyledi. Türkiye'nin turizm alanında büyük bir atılım gerçekleştirdiğini vurgulayan Günay, 27 milyon turist geldiğini hatırlatarak, "Başladığımız noktaya baktığımızda bu rakam iyi, ama bize yetmez. İngiltere'ye 28-30 milyon
turist geliyor. Önümüzdeki süreçte hedefimiz, bu ülkeyi geçmek. İngiltere'ye insanlar dil eğitimi için gidiyor. Ama yine de biz burayı da geçeceğiz. Biz artık Yunanistan veya Mısır ile yarışmıyoruz, artık rakibimiz İspanya, İngiltere ve Fransa. Onlar ne yapmışsa biz de onları yapacağız" şeklinde konuştu.
Türkiye'nin hoşgörü noktasında iyi bir yere gittiğini kaydeden Bakan Günay, "Elbette ki Alevi, Sünni arkadaşlarımızın inanç yeri öncelik taşıyor. Ama diğerleri de ikincilik taşımıyor. Hangi inanç döneminden ne kalmışsa, hepsini bu topraklarda, 'hepsi bizimdir' anlayışıyla pırıl pırıl, insanların rahatlıkla girdiği yerler haline getirmeye çalışıyoruz. Zaten ancak zenginliğimizi böyle gösterebiliriz. Türkiye'nin turizmden yiyeceği çok ekmek var. Ama bunun için tarihi ve coğrafya değerlerini kullanmalıyız"
diye konuştu.