Mersin'in yayla köylerinde yaşayan kadınlar, eskiyen ve yırtılan kıyafetlerini ince ince kesip eğirerek ip haline getirdikten sonra ıstar adı verilen dokuma tezgahında dokuyarak kilim, çul ve yolluk yapıyorlar.
Mersin'in Silifke ilçesine bağlı yayla köylerinde evinde ıstar adı verilen dokuma tezgahı olan herkesin eskiyen kıyafetlerini dokuyarak değerlendirdiğini belirten Meryem Kahraman (50), "Biz köy kadınları her şeyi değerlendirmeye çalışırız. Eskiyen ve küçülen gömlek, pantolon, ceket, eşofman, tişört, gibi kıyafetlerimizi önce makasla ince ince kesip daha sonra kirmenlerle eğiririz. İp haline getirdiğimiz kıyafetlerimizi daha sonra da ıstarda dokuyarak bunlardan kilim, çul ve yolluk yaparız" dedi.
Dokunan kilim, çul ve yollukların genç kızların çeyizinde önemli bir yer tuttuğuna dikkat çeken Kahraman, "Bizler atalarımızdan böyle gördük. En küçük bir şeyi dahi değerlendirmeyi öğrendik. Annelerimizden öğrendiğimiz bu geleneği devam ettirtiyoruz" diye konuştu.
Bir günde 3-4 metre çul dokuyabildiğini söyleyen Meryem Kahraman, "Bizim köyümüzde olduğu gibi tüm Toros dağlarının eteklerindeki yayla köylerinde de eskiyen, yırtılan ve küçülen kıyafetler bu şekilde dokunarak değerlendirilir. Böylelikle hem eskiyen kıyafetlerimizi değerlendirmiş, hem de çul, kilim ve yolluk sahibi olmuş oluyoruz" şeklinde konuştu.