22
Aralık
2024
Pazar
MERSİN

Kayısıda hedef rekolte 70 bin ton

KAYISIDA REKOLTE BEKLENTİSİ 70 BİN TON

Mersin'in Mut ilçesinde bu yıl kayısıda 70 bin tonluk bir rekolte hedefleniyor.

Söz konusu ürünün yaklaşık 20 bin tonu ihraç edilerek, ilçe ekonomisine de yine yaklaşık 30 milyon dolarlık bir gelir sağlanması bekleniyor.

Türkiye'nin toplam kayısı ihracatının 2009 yılında 35 milyon dolar olduğunu hatırlatan İlçe Tarım Müdürü Levent Abaş, yapılan çalışmalar sonucunda ilçedeki sofralık erkenci kayısı ihracatının 2003 yılında 2 bin 900 tonken, geride bıraktığımız 2009 yılında 10 bin 500 tona yükseltildiğini ve söz konusu ihracattan elde edilen gelirinse 21 milyon dolara ulaştığını anlattı. 2010 yılı itibariyle Mut'ta 55 bin 240 dekarlık bir kaysı bahçesinin kayıt altına alındığı bilgisini de veren Abaş, belirtilen alanlarda ağırlıklı olarak; Precoce de Thryinthe, Septik, İtalyan tokalı, Tokaloğlu, Bebeko, Karacabey, Ninfa, Şekerpare ve Çağataybey üretimi yapıldığını dile getirdi.

Mevcut bahçeler içinde yaklaşık 883 bin 95 adet meyve verir çağda kayısı ağacı olduğunun altını çizen Abaş, bu yıl beklenen rekoltenin ise 70 bin ton olduğunu açıkladı ve bu rekoltenin de yaklaşık 20 bin tonunun ihraç edilerek, 30 milyon dolarlık bir gelir elde edilmesinin planlandığını, geri kalanınsa iç piyasada tüketime sunulacağını ifade etti. Dünyadaki sofralık turfanda kayısı üretim merkezleri olarak öne çıkan; İspanya, Fransa ve İtalya'da hasadın haziran ayında başlarken, Mut'ta ise mayıs ayı başında piyasada ürün bulunabildiğinin altını çizen Abaş, bu durumun da kendilerine önemli bir avantaj sağladığını savundu.

Abaş, "Doğu Akdeniz Bölgesi'nde Toros Dağları'nın güney eğiminde yer alan Mersin-Karaman Karayolu üzerinde, deniz seviyesinden yüksekliği 200-1500 metre arasında değişen ilçemiz, 'mikro klima iklimi' özelliğiyle kayısı üretimi için coğrafi açıdan en ideal bölge konumunda. Bu konumu itibariyle 'Mut Kayısısı' aroma, yüksek albeni ve tat bakımından diğer coğrafi bölgelere göre daha farklıdır. Mut merkezinde ve köylerinde üretilen yaş sofralık kayısı, 21 Ocak 2007 tarihinde de tescillenmiş bir markadır" diye konuştu.

Kayısı üreticilerinin bugünden sonra kendilerini bekleyen en büyük tehlikenin; 'dol' afeti olduğunu vurgulayan Abaş, 'TARSİM' kapsamında dolu sigortası işleminin de 30 Mart 2010 yılına kadar devam edeceğini, poliçe bedelinin yüzde 50'lik bir bölümününse Tarım ve Köyişleri Bakanlığı tarafından karşılandığını hatırlatarak, dolu sigortası yaptırmayan çiftçilere de en kısa sürede işlemlerini yaptırmaları konusunda çağrıda bulundu.

Levent Abaş, tarladan sofraya güvenli gıda ulaştırılması kapsamında; bitkisel üretimde kullanılan kimyasalların izlenebilirliği, gıda güvenliği ve gıda güvenirliğinin sağlanması noktasında ilçede başlatılan 'Bitkisel Üretimde Kullanılan Kimyasalların Kayıt Altına Alınması ve İzlenmesi Projesi' devam ettiği bilgisini de verdi. Özellikle son yıllarda taze meyve ve sebze üretimde bilinçsizce kullanılan kimyasalların, insan sağlığına olan olumsuz etkileri ve kalıntı sorunları nedeniyle ihracatta da bir takım sorun ve sıkıntılar yaşandığını hatırlatan Abaş, söz konusu projeyle birlikte sorunun da büyük ölçüde aşılarak, bitkisel üretimdeki güvenirliğin de artacağını savundu.

KAYISIDA REKOLTE BEKLENTİSİ 70 BİN TON
İHA
Yayın Tarihi : 17 Mart 2010 Çarşamba 15:49:05
Güncelleme :17 Mart 2010 Çarşamba 17:36:05


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?