Mersin Devlet Opera ve Balesi (MDOB) Müdürü Selman Ada, Mersin'in opera ve bale sanatında kendini ulusal ölçekte kanıtladığını belirterek, "Bundan sonraki hedefimiz Akdeniz'in en nitelikli opera ve bale kurumu olarak Mersin'i, opera ve bale sanatının Akdeniz'deki merkezi yapmak" dedi.

Hakan Gürkan'ın istifasıyla boşalan MDOB Müdürlüğü görevine getirilen Selman Ada, kurum binasında düzenlediği toplantıda, ileriye dönük projeleri hakkında bilgi verdi. Kulisinde sevgi olmayan tiyatro, opera veya bale kurumunun sahnesinde sanat olamayacağını vurgulayan Ada, "Sahne gönül ister, sanat aşkı ister. Biz sevgiyi ve sanat aşkını şelaleye dönüştürmeye geldik" diye konuştu.

Mersin'in opera ve bale sanatında hızla ilerlediğine dikkat çeken Ada, "Mersin, kendini ulusal ölçekte kanıtlamıştır. Artık yeni bir hedefimiz var; Akdeniz'in en nitelikli opera bale kurumu olmak, Mersin'i opera ve bale sanatının Akdeniz'deki merkezi yapmak. Bu coğrafyadaki rakiplerimiz Atina, Napoli, Trieste, Venedik, Marsilya, Montpellier, Barcelona opera ve baleleridir. Bu dünya çapındaki kurumlarla rekabet etme hedefimizi hep beraber gerçekleştireceğiz. Bunu başarmak için kuvvetlerimizi bir araya getirmek, kalplerimizin aynı anda atmasını sağlamak benim temel görevim olacak" şeklinde konuştu.

Mersin'i Akdeniz'in ve dolayısıyla Avrupa'nın en saygın lirik sanat kenti yapacaklarını kaydeden Ada, "Kendi iç dinamikleriyle bugünlere ulaşan MDOB, bundan sonra çok ciddi altyapı hamleleri gerçekleştirecek ve yapacağı büyük transferlerle dünya standardını hızla yakalayacaktır" dedi.

Mersin'in olağanüstü bir kültürel gücü olduğunu ve bu yönü ile Türkiye genelinde önemli bir yere sahip olduğunu vurgulayan Ada, Mersin'in çok eskiye dayanan sanat ve kültüre önem verme özelliği ile Türkiye'deki 5 opera ve bale grubu arasında nüfusa göre izlenme oranında ilk sırada yer aldığını kaydetti. Bunun çok önemli olduğunu dile getiren Ada, "Ama buna güvenip rehavete kapılmamak gerekiyor, tam aksine daha çok çalışmak gerekli" ifadelerini kullandı.

Türkiye'de genelde merkeziyetçi bir yapının hakim olduğunu, ancak sanatın yapısına bakıldığında dünyada genel olarak fertlerin kendi gücü ve coğrafi özelliklerinin öne çıktığını belirten Ada, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Bu noktada Mersin'in büyük avantajı var. Mersin sahil kentidir, opera ve bale bakımından Akdeniz'in doğusundaki son duraktır. Batıda ise Barcelona kenti vardır. Biz Akdeniz üzerindeki diğer önemli opera ve bale kurumları ile uluslararası iş birliğine girerek, Akdeniz üzerinden Mersin'e yeni bir kimlik kazandırmak istiyoruz. Bizim arzumuz kentimizde 7 yıldır süregelen Uluslararası Müzik Festivali'ne bu projemizle katılmaktır. Bu şu demek olacak aynı zamanda; dünyanın genç operacıları için Mersin'de sahne almak en büyük referanslarından biri olacaktır. Bizim hedefimiz budur. Dünyada opera gençlik merkezi başkenti olma hedefimizi tutturursak, o zaman Mersin şehri dünyanın bütün ülkelerinde opera başkentlerinden biri haline gelecektir. Bu bize uluslararası bir prestij kazandıracaktır."

Bu noktada girişimlere başladıklarını ve ilk olarak 2009 yılında başarmak istediklerini ama olmazsa en geç 2010'da yapmayı düşündüklerini ifade eden Ada, bunu da festival bünyesinde 'Gençlik Opera ve Bale Günleri' adıyla düzenlemeyi planladıklarını söyledi. Mersin'i güç birliği ile çok daha önemli yerlere çekmek istediklerini belirten Ada, "Burada önemli bir gücümüz var, devletin sağladığı imkanlarımız var. Yani yağ var, şeker var, un var; biz bunu Akdeniz üzerinden dünya pazarına açılma olarak değerlendirmek istiyoruz" diye konuştu.

Ada, toplantı sonunda gazetecilerin sorusu üzerine Türkiye'nin en büyük sorunlarından birinin mekan sıkıntısı olduğunu ifade ederek, "Mekan problemi her zaman vardır. İstanbul ve Ankara'da böyle sıkıntılar hala var. Mersin'in binası Türkiye'nin en iyi opera ve bale binasıdır. Ancak biraz geçmişte bazı nedenlerle hafif üvey evlat muamelesi görmüştür. Sadece siyasi açıdan Mersin'e yeterince yatırım yapılamamış ki, Mersin Opera ve Balesi'nin kadroları hala tamamlanmış değil. Oysa ki, en iyi bina, kültürel bakımdan yüksek seyirci oranı buradadır. Bir de çevrede tarihi önemli yerler var" şeklinde konuştu.

Ada, açıklamalarının sonunda kendisinin Mersinli olmak gibi bir talebinin olduğunu belirterek, "Beni lütfen fahri Mersinli olarak kabul edin" dedi.

Yayın Tarihi : 28 Mayıs 2008 Çarşamba 13:54:01

Güncelleme :28 Mayıs 2008 Çarşamba 14:02:18