Mersin İl Milli Eğitim Müdürü Aziz Ersoy, bayrağa olan saygının, Atatürk'e olan minnet borcunun gereği olduğunu belirterek, "Milli bayramlarda okula bayrak asmayı unutanı ben de unuturum" dedi.
İl Milli Eğitim Müdürlüğü, 2006-2007 eğitim-öğretim yılı dolayısıyla bilgilendirme ve değerlendirme toplantısı düzenledi. Şevket Pozcu Lisesi'nde ana okulu ile ilk ve ortaöğretim okul müdürlerinin katıldığı toplantıda konuşan Ersoy, 2006-2007 eğitim ve öğretim yılının, bir yandan bakanlığın yeniden yapılanma çalışmaları, bir yandan da il çapındaki bir kısım düzenlemelerden dolayı daha zorlu geçeceğini söyledi. Mersin'de öğrenci kayıtları sırasında kimseden zorla para talep edilmediğini ve alınmadığını vurgulayan Ersoy, ancak okulların ihtiyaçlarının karşılanmasına yönelik okul aile birliklerinin velilerden talep ettikleri şeyler olduğunu, fakat bunun hiçbir şekilde bir zorlama ya da bir meblağla sınırlı olmadığını belirtti.
Türkiye'nin kanayan yarası olan özellikle kız çocuklarının okula gitmemesi yönünde Mersin'de haziran ayı içinde başarılı bir çalışma yapıldığını ifade eden Ersoy, çalışmalar sonunda 990 çocuğun hiç okula gitmediğinin belirlendiğini, kız çocuklarının yanı sıra bin 320 civarında da erkek çocuğunun şu ya da bu şekilde kaydoldukları okullardan ayrıldıklarının tespit edildiğini söyledi.
Bu sonuçlara göre 2 bin 200 civarında çocuğun eğitim kapsamı dışında kaldığının ortaya çıktığını dile getiren Ersoy, "Bu yıl onların eğitim ve öğretimlerine devamını sağlayacağız. Ancak biz bunların hepsinin tespitini yaptığımızı sanmıyorum. Eksikler olduğu kanısındayım. O nedenle eylül, ekim ve kasım aylarında daha önce yapmış olduğumuz komisyon çalışmalarının sürmesini istiyorum" diye konuştu.
Konuşmasında ücretsiz kitap dağıtımının da devam ettiğini belirten Ersoy, dağıtımın yüzde 90'ının tamamlandığını kaydetti.
Okullardaki güvenlik önlemlerine de değinen Ersoy, yaşanan olayların çoğunun dışarıdan müdahaleyle gerçekleştiğini vurgulayarak, okul idarecilerinden ve öğretmenlerden okul içi ve çevresindeki güvenlik önlemleri konusunda daha hassas davranmalarını istedi.
Yaklaşık 2 saat süren konuşmasında, milli ve resmi bayramlarda okullara bayrak ve Atatürk posterleri asılması konusuna da değinen Milli Eğitim Müdürü Aziz Ersoy, bayrak ve vatan uğruna şehitler verildiğini, bayrağa duyulması gereken saygının herkesin vebal borcu olduğunu söyledi. Bağımsızlığın simgesi olan bayrağın korunmasının da ayrı bir konu olduğunu dile getiren Ersoy, "Solgun ve yırtık bayrakların okulda bulundurulması, asılması mümkün değildir.
Mili bayramlarda da okulların, kurumların bayraklarla süslenmesi esastır. Bu konuda duyarlı olmak bizim milli görevimizdir. Bayrak ve vatan sevgisini çocuklarımıza kazandırmanın yolu budur. Biz ne kadar saygı duyarsak, bizden sonraki nesil de o kadar saygı duyar. Bu konuda tüm arkadaşlarımızın hassasiyet göstermesini istiyorum. Atatürk posterleri de okullarımıza yakışır, devasa, büyük posterler şeklinde olmalıdır. Bayrağa olan saygımız, Atatürk'e olan minnet borcumuz gereği bunları yapmamız gerekiyor. 'Ben bunu unutmuştum' şeklinde mazeret yok. Unutanı ben de unuturum.
Bayrağı unutan insanın unutulmasından daha doğal bir şey olamaz" şeklinde konuştu.
Okul öncesi eğitimin önemine de değinen Ersoy, Türkiye'nin, AB'ye adım atan bir ülke olarak, okul öncesi eğitimde yüzde 25'lik seviyeye ulaşmak zorunda olduğunu kaydetti.
AB ülkelerinde de en düşük seviyenin bu olduğunu belirten Ersoy, "Son 3 yılda yapılan aktif çalışmalarla bu oran Türkiye'de yüzde 20-21, Mersin'de ise yüzde 19'lar seviyesine çıktı. Bu yıl Mersin'de 20 bin rakamını yakalama gibi bir hedefimiz var. Bu hedefi şu anda gelen usta öğretici sayısıyla yakalayamayız. 500 civarında olan öğretmenimize ilaveten 500 civarında usta öğretici alıp bine tamamlayarak 20'şer kişiden 20 bin öğrenci sayısını buluyorduk. Ama bakanlık usta öğretici konusunda bize 300 kadro verdi, ancak ben 100 kişilik bir kadro daha alacağımıza inanıyorum. Her okulun bünyesinde ana sınıfı olacak. Ben usta öğreticiyi bulacağım, siz de sınıf bulacaksınız. Bu oran Mersin'de en az yüzde 25 olacak. Rakam olarak 20 bin sayısı mutlaka yakalanacak. Çünkü okul öncesi eğitim, eğitimin ana temelidir. 0-6 yaş, çocuğun beyinsel, zihinsel, bedensel, el becerileri, kas gelişimi, dil gelişimi, alışkanlıklar olarak en hızlı geliştiği dönemdir. Bu dönemi, planlı eğitim kapsamı içerisinde değerlendirirsek eğitimde rekabetimiz daha hızlı olur" dedi.
İHA
Yayın Tarihi :
8 Eylül 2006 Cuma 13:04:35