Nükleer santrale karşı tepkiler

Mersin Platformu Başkanı Faik Burakgazi, Mersin'in dünyanın nükleer çöplüğü haline dönüştürülmesinin kabul edilemeyeceğini ve bu durumu kentte yaşayan insanların da hiçbir zaman izin vermeyeceğini söyledi.

Burakgazi, Mersin Tüccar Kulübü'nde düzenlenen toplantıda Platform Başkan Yardımcısı Ali Doğan ve Platform Sözcüsü Abdullah Ayan ile ortak bir açıklama yaparak, Mersin'in Gülnar ilçesine bağlı Büyükeceli Beldesi'nde yapılması planlanan Akkuyu Nükleer Santrali'ndeki son gelişmeleri değerlendirdi.

Akkuyu Nükleer Santrali ile ilgili olarak başlatılan ihale sürecinde sona gelindiğine işaret eden Burakgazi, söz konusu santralle ilgili olarak 32 yıl öncesinden verilen yer lisansına dayanılarak hazırlanan projenin hayata geçirilmek istendiğini savundu. Burakgazi, bu durumun bir çelişki olduğunu ifade ederek, "Biz, Mersin'in herhangi bir yerinde nükleer santral yapılmasını istemiyoruz. Bunun gerekçelerini net bir şekilde ortaya koyup, ilgililere ilettik. İş işten geçmeden yetkililer bu konuyu yeniden gözden geçirmelidir" dedi.

Mersinlilerin ortak düşüncesinin kente nükleer santral kurulmamasının yanında nükleer santral dışındaki alternatif ve yenilenebilir enerji kaynaklarının değerlendirilmesi olduğunu anlatan Burakgazi, nükleer santralle ilgili olarak değişen koşulların da yeniden değerlendirilmesini gerektiğini vurguladı. Nükleer santral kurumu konusunda acele edilmemesi ve tüm alternatiflerin göz önünde bulundurulması gerektiğini kaydeden Burakgazi, eşsiz güzelliklere sahip olan Mersin sahillerinin nükleer enerjide değil, turizmde değerlendirilmesinden yana olduklarını söyledi.

Burakgazi, Türkiye'nin bugün hidroelektrik potansiyelinin sadece 3'te 1'lik bölümünü kullanırken, nükleer santral üzerinde inatla durulmasına bir anlam veremediklerini, bunun yanında güneş enerjisinden de ısıtma dışında faydalanılmadığına dikkat çekti. Mersin'in güneş enerjisi konusunda önümüzdeki 5 yıllık dönemde oldukça önemli açılımlar ortaya koyacağını savunan Burakgazi, "Mersin'in dünyanın nükleer çöplüğü olamaz. Buna ne kentte yaşayan insanlar hiçbir zaman izin vermez. Bugün dünyanın hiçbir noktasında tam donanımlı bir nükleer atık bertaraf tesisi yok. Bu durum bile tek başına ürkütücüdür" diye konuştu.

Mersin Platformu Dönem Sözcüsü Abdullah Ayan ise, 30 yıldır tartışıla gelen nükleer santral yapımının karar aşamasındayken AK Parti Hükümeti'ni projeyi iptal etme ya da erteleme konusunda bir kez daha düşünmeye davet etti. Mersin'in kendisine lokomotif sektör olarak turizmi seçtiğini hatırlatan Abdullah Ayan, bu kararla da kentin hem ürettiklerine tüketim alanı oluşturmayı, hem de işsizlerine istihdam sağlamayı amaçladığını kaydetti. Ayan, Akkuyu'da yapılacak olan bir nükleer santralin bölgenin geleceğinin karartılması anlamını taşıyacağının altını çizerek, 32 yıl önce tanzim edilen yer lisanının da gelişen ve değişen kriterlerle birlikte yeniden değerlendirilmesi gerektiğini anlattı.
Ayan, 13 yatırımcı firmanın ilgilendiği ancak sadece bir konsorsiyumun, rekabet koşulları oluşmadan teklif vermesinin de düşündürücü olduğuna dikkat çekerek, açıklamasını şöyle sürdürdü:

"Hükümeti ve tüm karar vericileri, Mersin'deki 200'ün üzerindeki sivil inisiyatif adına bir kez daha nükleer santral konusunda düşünmeye ve gelişmiş ülkelerin güneş enerjisi yolunda ilerlemeye davet ediyoruz. İş işten geçmeden ve çok geç olmadan."

Mersin halkının istemediği bir nükleer enerjiyle karşı karşıya gelmeyeceklerini ve bu kapsamda da gereken kararı aldıklarına dikkat çeken Mersin Platformu Genel Sekreteri Ali Doğan da, konuyu yargıya taşıyarak nükleer santrale karşı tepkilerini de ortaya koyacaklarını dile getirdi. Ali Doğan, gerek iktidar gerekse de muhalefetteki partilerin, Mersin'in geleceğini karartabilecek bir konuyla ilgili olarak kamuoyu yaratmamasının kendilerini üzdüğünü, alınacak kararın da kamuoyunun tepkisine göre biçimlendirilmesi gerektiğini savundu.