İsrail'in 31 Mayıs gecesi "Rotamız Filistin Yükümüz İnsani Yardım" kampanyası kapsamında Gazze'ye insani yardım malzemesi götüren 6 gemilik filoya müdahalesi sonucu 9 Türk'ün öldüğü, birçok kişinin de yaralandığı saldırıdan kurtulan 'Defne Y' gemisi personelinden Hakan Köse, yaşadığı dehşet anlarını anlattı.
Mersin'in Tarsus ilçesi Şehitishak Mahallesi'nde yaşayan ve ekonomik sorunlardan dolayı gemilerde elektrik zabiti olarak çalışan Hakan Köse (38), Gazze'ye insani yardım götüren filoda yer alan 'Defne Y' gemisinde yaşadıklarını anlattı. 31 Mayıs gecesi İsrail tarafından rotalarının sorulduğunu ve gerekli bilgileri ilettiklerini belirten Köse, gecenin ilerleyen saatlerinde İsrail tarafından kendilerine Türkçe küfür edildiğini, sabaha karşı 05.30 sularında da İsrail ordusuna ait bir zodyak botun gemiye
yanaşarak kaptana durması için çağrı yaptığını söyledi. İsrailli 6 askerin gemiye çıktığını ve kendilerine otomatik silahları doğrulttuğunu belirten Köse, "Silahların üzerimize doğrultulmasıyla birlikte bizi öldüreceklerini düşünmeye başladık" dedi. Köse, İsrail askerlerinin bütün eşyalarını gasp ettiklerini de söyledi.
"İSRAİL ASKERLERİNE TOST YAPTIK"
İsrail askerlerinin gemiyi ele geçirmesinden sonra ortalığın sakinleştiğini belirten Hakan Köse, sözlerini şu şekilde sürdürdü:
"Askerler bizi gemideki büyük salona topladı. Ortalık sakinleşince geminin kaptanı yemek istediğini söyledi ve kahvaltı hazırladık. İnsanlığın gereği olarak askerleri kahvaltı yapmaları için davet ettik ancak gelmediler. Daha sonra bizden tost yapmamızı istediler. Kendi ellerimizle İsrail askerlerine tost yaptık."
Defne Y gemisini kuşatan İsrail askerlerinin gemide bulunanların tuvalet ihtiyacını kapıyı kapatmadan gidermelerini istediklerini belirten Hakan Köse, zaman ilerledikçe korku ve endişelerinin arttığını dile getirdi. Köse, "Askerler gemide bulunanların kendi aralarında konuşmalarını istemiyordu. Konuşan olduğu zaman silahların emniyet kilidini düşürüp psikolojik baskı uyguluyorlardı. Tuvalete gitmek isteyenlerden kapıyı kapatmamalarını, kapı açık olarak tuvalet ihtiyacını gidermemizi istiyorlardı" diye
konuştu.
"YENİ YAPILAN CEZAEVİNE İLK KEZ BİZ GİRDİK"
Geminin İsrail limanına yanaşmasından sonra askerlerin kendilerini bir çadırda sorguya çektiklerini anlatan Hakan Köse, işlemler bittikten sonra Hajduk şehri yakınlarında yeni yapılan bir cezaevine götürüldüklerini belirtti. Burarda cezaevi yönetiminin 'Dışarıda olan olaylar bizi ilgilendirmiyor. Buranın belirli kuralları var, onlara uyacaksınız' dediğini kaydeden Köse, cezaevinde kendilerine yeni iç çamaşırı, havlu, nevresim takımı ve battaniye verildiğini söyledi. Köse, "Cezaevinde toplu namaz
kılınmasına önce izin vermediler, itiraz edince serbest bıraktılar. Cezaevi müdürü sürekli 'Bir ihtiyacınız var mı?' diye sordu. Cezaevinde bize kötü davranmadılar" dedi.
"TAZMİNAT DAVASI AÇACAĞIZ"
Cezaevinden havalimanına götürüldüklerini anlatan Hakan Köse, İstanbul'a iner inmez bazı milletvekillerinin telefonlarıyla ailesini aradığını belirterek, şunları kaydetti:
"Ülkemize ayak bastığımda artık korkum kalmadı. Yaşadığımız insanlık dışı saldırıyı atlattığım için çok mutluyum. İlerleyen günlerde İsrail hükümetine bütün arkadaşlarımızla birlikte tazminat davası açacağız."