Mersin Valisi Hasan Güzeloğlu, Mersin'in sadece bölgesinde değil, aynı zamanda Türkiye'nin üretim, ticaret ve hizmetler sektörünün yanında öncülükte yenilikçilik merkezi olduğunu söyledi. Güzeloğlu, Türkiye'de yeni şeyler söylenecekse bunu ilk söyleyen ve söyleyecek olan kentin yine Mersin olduğunu ifade ederek, burada yapılması gerekenin projeden eyleme, söylemden gerçeğe, düşünceden de üretime doğru hızla yol alınması olduğunu kaydetti.
Mersin-Tarsus Organize Sanayi Bölgesi'nin (MTOSB) 7. Olağan Genel Kurul Toplantısı tamamlandı. MTOSB Konferans Salonu'nda gerçekleştirilen kongrede konuşan Vali Güzeloğlu, ülkelerin kalkınması ve bu kalkınmanın da sürdürülebilir ve sürekli olmasının temelinin de üretim olduğunu vurgulayarak, üretim ve üretime dayalı istihdamın da kalkınma stratejilerin vazgeçilmezi olduğunu kaydetti. Güzeloğlu, üretimin geliştirilmesi, bunun yanında ülkelerin gelişmesi ve kalkınması noktasında kullanılabilir tüm dinamiklerin üretime dahil edilmesinin her düzeydeki sosyal, ekonomik, toplusal bir kalkınma ve planlama sürecinin olmazsa olmazları olarak öne çıktığını belirtti.
“MTOSB TÜRKİYE'DE ÖRNEK VE ÖNCÜBİR OSB OLARAK ÖNE ÇIKIYOR”
Bu kapsamda her düzeydeki kalkınmanın üretim ilişkisinin sadece bir ekonomik değer oluşturulmasının da ötesinde kalkınma sürecinin hem belirleyicisi hem de taşıyıcısı olduğunu ifade eden Güzeloğlu, bunun yanında üretimin sürdürülmesiyle birlikte üretime dayalı büyüme stratejisinin geliştirilmesinin sadece bir boyutu olmadığını, üretimin gerek kamu, gerekse özel ve sivil bir birlikteliğin, bir başka ifadeyle de işbirliğinin sonucu olduğunu dile getirdi. MTOSB'nin, 2009 yılını 160 milyon dolarlık bir ihracatla kapattığını hatırlatan Güzeloğlu, kurumun hedefininse büyüme odaklı ve ihracata dayalı üretim stratejisi boyutunda tuttuğunu anlattı.
Güzeloğlu, “MTOSB Gelişme Alanı ve buraya dönük yatırımlarla 10 bin kişilik istihdam oluşturma hedefiyle birlikte bölgemiz, Türkiye'de gerçekten de örnek ve öncü bir OSB olarak öne çıkıyor. Bu başarı elbette ki sanayicilerimizin başarısıdır” dedi. Bugün her alan ve özellikle de ekonomide kıyasıya bir rekabet yaşandığını vurgulayan Güzeloğlu, konuşmasını da şöyle sürdürdü; “Bugün, rekabeti her düzeyde ve her boyutta yaşıyoruz. Rekabete dayalı büyüme ve buna bağlı gelişim dönemleri ancak birliktelikle aşılacak. Yaşadığımız süreçte bize bunu dayatıyor. İşte biz bunu yapmaya çalışırken, Mersin'e daha da ileriye taşıyacağız. Yani bir bakıma bizim işimiz aslında sizin işiniz.”
“İSTİHDAMA DAYALI BÜYÜME STRATEJİSİNİ İDEAL NOKTAYA TAŞIMALIYIZ”
İstihdama dayalı büyüme stratejisinin kentte en ideal noktaya taşımak istediklerinin altını çizen Hasan Güzeloğlu, bununla birlikte kamu kurum ve kuruluşları, yerel yönetimlerin de bu düşünce ve stratejinin paydaşları olduğunu, yapılan ve önümüzdeki dönemde yapılacak tüm çalışmalarda planlanan yatırım, buna bağlı olarak yaşanacak tüm süreçlerin önünün açılması, hedeflere en kısa sürede ulaşılması, Mersin'den yola çıkılarak Türkiye'nin üretim ve istihdam odaklı büyümesinin hızlandırılmasını da kendilerine amaç edindiklerini söyledi. Mersin'in sadece kendisiyle sınırlı bir büyümenin değil, aynı zamanda da bölgesinin ve Akdeniz çanağında uluslararası bir merkez olması iddiası ve kapasitesinin adı olduğunu belirten Güzeloğlu, bunun da her düzeyde, her başlıkta ve her gelişme alanında görülmesinin mümkün olduğunu belirtti.
Vali Güzeloğlu, “Belirlenmiş kalkınma odaklı stratejilerin, temel yatırım ve buna bağlı hizmet önceliklerinin hepsinde Mersin var ve olmalıdır da. Mersin'i tanımlarken, Mersin'i geleceğe taşırken, Mersin'in kalkınmada karşılaştırmalı üstünlüklerini uluslararası rekabet çerçevesinde bir değer boyutuna taşırken, ölçek küresel olmak zorundadır. Bugün 'Milenyum Çağı'nda ekonomik değişimlerin nasıl bir uçtan bir uca ışık hızıyla yayılıp, üretim maliyetlerinden pazardaki rekabet sektör noktasına kadar sizi değişime zorunlu kılıyorsa, kamu yönetiminde de biz aynı sorumluluğu ve zorunluluğu duymak zorundayız. Artık uzun süren, geciken ve gerçekleştiği zaman da bir şey ifade etmeyen karar odaklı yönetim anlayışı yerine anı yaşayan, heyecanı paylaşan ve hedefe odaklanan bir yönetim anlayışıyla biz Mersin'i yöneteceğiz. Bunun sözünü de sizlere veriyorum. Mersin'in ve Mersinlilerin meselesi aynı zamanda bizim de meselemizdir” diye konuştu.
“PROJEDEN EYLEME, DÜŞÜNCEDEN ÜRETİME GEÇMEK ZORUNDAYIZ”
Lojistik sektörünün çağın bir gerçeği ve önceliği olduğunu savunan Güzeloğlu, lojistik de dahil olmak üzere tüm süreçlerde üretim odaklı bir bakış açısını gözden kaçırmayacaklarını, bu noktada da lojistiğin konusu olan mal ve hizmet üretimini gerçekleştiren sanayi altyapısını da eş zamanlı olarak düşüneceklerini kaydetti. Güzeloğlu, 'İhtisas Organize Sanayi Bölgeleri'nin yine bu dönemin ve gelecek boyutlu yönetime dayalı bir beklentinin de gerçeği olduğunu ifade ederek, tarım ve gıda boyutuyla da üretim kapasitesi açısından Mersin'in, Türkiye ölçeğinde önemli bir merkez olarak kendisini öne çıkarttığını, bu nedenle de kentte 'Gıda Organize İhtisas Sanayi Bölgesi'ne ihtiyaç duyulduğunu, buna da bir an önce kavuşulması gerektiğine işaret etti.
Güzeloğlu, “Eğer yatırımcıları bölgemize çekmek, onların burada yatırım yapmalarını istiyorsak; o zaman faklı şeyler sunup, yeni söylemlerde bulunmamız gerek. Bunun adına ister inovasyon deyin, ister yenilikçilik deyin ama değişmeyen bir şey varsa o da değişimin ta kendisidir. Değişimi yakalayamaz buna ayak uyduramaz ve doğru okuyamazsak geride kalırız. Mersin, sadece bölgesinin değil, aynı zamanda da ülkesinin üretim, ticaret ve hizmetler sektörünün yanında öncülükte yenilikçilik merkezidir. Ülkede yeni şeyler söylenecekse eğer bunu ilk söyleyen ve söyleyecek olan bir kenttir Mersin. Bugün kentte hayata geçirilen birçok proje, Türkiye genelinde örnek alınır hale geldi. Şimdi bizim yapmamız gereken şey projeden eyleme, söylemden gerçeğe, düşünceden üretime doğru hızla yol almamız gerek” dedi.
“FAALİYETİNİ DURDURAN FİRMALARI YENİDEN AYAĞA KALDIRMALIYIZ”
Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Erol Ertan da bölgenin gün geçtikte geliştiğini belirterek, Tarsus'ta daha büyük ve güzel bir Organize Sanayi Bölgesi'nin kurulup, bunun aktif bir şekilde işletilmesi hayalini kurduklarını anlattı. Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Şerafettin Aşut ise, MTOSB'nin kuruluşundan bugüne kadar yapılan çalışmalar hakkında bilgi vererek, açıklamasını da şöyle sürdürdü; “OSB'de üretimi durdurmuş olan 13 ayrı firmamız var. Bunlarla ilgili gerekli çalışmalar yapılarak, söz konusu firmaları yeniden ayağı kaldırmamız lazım. İstihdam sorununu çözerken de mesleki eğitimi ön plana çıkarmalıyız.”
Bölgedeki işsizlik sorununa dikkat çeken Tarsus Ticaret ve Sanayi Odası (TTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Karagözlü, ortak hareket edilmesi ve birlikte çalışılması halinde sorunun da kendiliğinden aşılacağına inandığını söyledi. Mersin Sanayici ve İşadamları Derneği (MESİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Ali Doğan da kentte tarıma dayalı sanayinin gelişebilmesi adına öncelikli olarak yapılması gerekenin; 'Organize Tarım Sanayi Bölgesi'nin kurulması olduğunu vurguladı. Doğan, 'Tarsus-Kazanlı Turizm Projesi'nin tamamlanmasıyla birlikte Mersin'de hem yatırımcılar açısından kentin bir cazibe merkezi olacağını, hem de istihdam sorununun büyük ölçüde azalacağını iddia etti. MTOSB Yönetim Kurulu Başkanı Sabri Tekli ise, OSB'nin personeliyle ve yöneticileriyle tek yürek olarak bölge kalkınmasını hedeflediğini ve bu sorumlulukla çalıştığını ifade ederek, “Bugün bölge kalkınmasının vazgeçilmez bir aktörü olarak Mersin ile ilgili her platformda kentimizi temsil ediyoruz” diye konuştu. Konuşmaların ardından Vali Hasan Güzeloğlu, '2009 Yılı Vergi Rekortmenleri Listesi'nde ilk 100 giren toplam 10 firmaya plaketini takdim etti.