Mersin Deniz Ticaret Odası Genel Sekreteri Atahan Çukurova, Mersin Limanı'na alınmayarak geri gönderilen Güney Kıbrıs Rum Kesimi'ne ait konteynır gemisinin yeni bir krize neden olacağını düşünmediğini belirtti. Bu olayın Türkiye'nin uzun süredir devam ettirdiği bir devlet politikası olduğunu dile getiren Çukurova, Rum tarafının da bu girişimiyle yeni bir kazanım elde edeceğine inanmadığını söyledi.
Çukurova, dün Mersin Limanı'na girme teşebbüsünde bulunarak krize yol açan Rum gemisinin Türk makamlarınca limana alınmayarak geri gönderilmesiyle ilgili yaptığı değerlendirmede, bunun Türk devletinin uzun süredir devam eden bir politikası olduğunu ifade etti.
Senelerdir Kıbrıs Rum Kesimi'ne ait gemilerin, gerek sahibi Rum olsun, gerekse bayrağı Kıbrıs Rum Kesimi'ne ait olsun Türk limanlarına alınmadığını belirten Çukurova, "Bunun nedenleri de malum. Aynı muameleyi Kıbrıs Rum Kesimi, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ne (KKTC) yapıyor. Dolayısıyla devlet olarak politikamız buydu, devam etmektedir. Biz geçmiş yıllarda da benzer olaylar yaşadık. Buraya yine Rumlar'la ilgili sahibi Rum olan ya da bayrağı Rum olan gemiler geldi. Giremeyeceğini söyledik ve onlar da geri döndü. Bu seferki olayın farkı da bir adım öne giderek, sözlü uyarı ile geri dönmediler, yazılı bir talepte bulundular. Ve o talep de yazılı olarak reddedildi ve geri gitti. Zaten Başbakanımız da bunu deklare etti. 'KKTC ve halkına bazı olanaklar, bazı haklar verilmediği takdirde biz bu politikamıza devam edeceğiz' dendi. Dolayısıyla uluslararası camiaya biz bunu belirttik. Bunun yeni bir kriz yaratacağını düşünmüyorum" dedi.
Atahan Çukurova, "AB ile müzakerelere başlayan Türkiye'nin, AB üyesi Rum Kesimi'nin gemisini gerekli müracaatı yaptıktan sonra limana alması gerekmez miydi?" şeklindeki soruya şöyle cevap verdi:
"Biz AB'ye henüz adayız, daha AB'ye girmiş değiliz. Uzun bir görüşmeler süreci geçecek diye düşünüyoruz. Görüşmelerde ele alınacak konulardan biri de bu. Ama bildiğiniz gibi bize 15 yıllık bir süreç ortaya koyuyorlar. Biz bu sürecin başında 'Neden bütün yükümlülüklerimizi yerine getirelim?' diye bir düşünce ile buna karşı çıkıyoruz. Görüşmeler sürecinde bu konu tekrar tekrar gündeme gelecektir. Ama biz de KKTC halkı için bazı sıkıntılara göğüs germek zorundayız. Her şey KKTC'ye verilmesi gereken hakları sağlamak için yapılacak. Bazı sıkıntılar muhakkak olacak uluslararası camiada. Tenkit edileceğiz ama bence bu sıkıntılara katlanabiliriz. Çünkü daha AB üyesi değiliz, adayız."
Rum tarafının bu girişimiyle ne gibi bir kazanım elde etmeyi düşündüğü yönündeki soruyu da yanıtlayan Çukurova, "Tabi bu girişimle bizden yazılı bir 'ret' cevabı aldılar. Bu onların kullanabileceği bir olay belli ortamlarda. Öte taraftan şöyle düşünüyorum, zaten Başbakan bunu daha önce de deklare ediyordu. Zaten Rum tarafının gemilerinin limanlara alınmayacağını deklare etmiş durumdayız. Dolayısıyla ortada yeni bir şey yok, yeni bir kriz olarak görmüyorum bunu. Türkiye Cumhuriyeti Devleti, bu davranışı ile daha önceki verdiği beyanların arkasında olduğunu göstermiştir. O nedenle fazla bir sıkıntı olacak gibi gelmiyor bana. Rumlar'ın bu davranışıyla yeni bir şey kazanacaklarını düşünmüyorum" diye konuştu.