Gaziantep’te tarih boyunca yapılmış olan medreselerin bugün yalnızca kaynaklardan isimlerini öğreniyoruz. Şehirde Osmanlı ile daha önceki dönemlere ait 30’a yakın medrese yapılmış, bunların hiçbiri günümüze orijinal şekilleriyle gelememiştir.
Gaziantep’te yapılan en eski medrese, Eyyubi Emirlerinden el-Melikü’l Eşref Muzafferüddin Musa tarafından XIII.yüzyılın ilk yarısında yapılmıştır. Eşrefiye isimli bu medreseden günümüze herhangi bir iz gelememiştir. Osmanlı döneminden önce Gaziantep’te yapılmış olan Sunguriyye ve Dulkadiriyye medreselerinin isimlerine kaynaklarda rastlanmaktadır. XV.yüzyılda Mihaloğlu Yahşibey medresesi de Osmanlı öncesi yapılan bir eserdir.
Gaziantep’te Osmanlı döneminde yapılmış ilk medrese, 1548 tarihli Medrese-i Cedide’dir. Gaziantep Müzesi’nde bugün kitabesi bulunan bir diğer medreseyi 1713’de Ahmet Çelebi yaptırmıştır. Ahmet Çelebi Medresesi yakın tarihlerde öğrenci yurdu haline getirilmiş, bu arada üzerine ikinci bir kat eklenmiş ve mimari bütünlüğü tamamen bozulmuştur. Orijinal kapısından başka bir iki odası kalan bu medresenin kapısı da l980’li yıllarda yıkılmış ve yerine yenisi yapılmıştır.
Gaziantep’te Hüseyin Paşa Medresesi l720 yılında yapılmış, bu yapının da medrese hücreleri üzerine ikinci bir kat yapılmıştır. Bu yapıdan da günümüze çok az orijinal bölümü gelebilmiştir.
Tarih boyunca Gaziantep’te medreselerin yerini tutan mekanlar cami avlularının etrafında sıralanmış hücreler olmuştur. Bu nedenle yörede medreseye gereksinim fazla duyulmamış ve medrese yapılmamıştır. Günümüzde Boyacı Camisi’nin avlusunda bu tür bir medreseye ait kalıntılar görülebilmektedir. Tarihi kaynaklarda ve vakıf kayıtlarında cami çevresinde yapılmış medrese yerine geçen hücreleri olan camiler; Şeyh Muhyiddin Mehmet (Tahtalı Camı), Ömer Şeyh, Esenbek, Bostancı, Şeyh Fethullah, Karagöz, Eyüboğlu, Kozanlı, Fethiye ve Ferhadiyye’dir. Günümüzde bunlardan birkaç duvar kalıntısı dışında hiçbir iz kalmamıştır.
Kenthaber Kültür Kurulu