Elitaş’tan Kılıçdaroğlu’na sert eleştiri

AK Parti Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş, “Darbe yapmak isteyen tankların üzerine önce ben çıkarım” diyen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu sert şekilde eleştirdi. Elitaş, “Sanırım o tankları torununun oyuncak tankları sanıyor. 28 Nisan’da Sincan’da balans ayarı veren tankların önüne çıkacaktın. O zaman neredeydin?” dedi.

AK Parti İl Gençlik Kolları tarafından Toyota Kaşıkla Restoran’da verilen iftara AK Parti Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş, Melikgazi Belediye Başkanı Memduh Büyükkılıç, il yürütme ve yönetim kurulu üyeleri, il gençlik kolları ve kadın kolları üyeleri, Anadolu Gençlik Derneği üyeleri, Alperen Ocakları üyeleri ve çok sayıda dernek ve vakıf yöneticileri katıldı.

İftarı düzenleyen AK Parti İl Gençlik Kolları Başkanı Ali Ekşi, katılımlarından dolayı dernek ve vakıf temsilcilerine teşekkür ederken, 12 Eylül referandumunda üstünlerin hukukundan hukukun üstünlüğüne geçişin olacağına inandığını söyledi.

Melikgazi Belediye Başkanı Memduh Büyükkılıç, artık siviliyle askeriyle vesayet döneminin bitmesi gerektiğini belirterek, milletin hür iradesinin iş başına gelmesini istedi. Bunun en önemli yolunun referandum olduğunu kaydeden Büyükkılıç, “Bunun için bir ve diri olalım. Hep beraber çalışalım. Meseleye parti gözüyle bakmadan, gelin hep beraber bu anlamlı günü demokrasi bayramına çevirelim. Bu millet bunu fazlasıyla hak etmiştir” dedi.

AK Parti Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş ise, konuşmasında ‘Darbe yapmak isteyen varsa o tanktın önüne ben çıkarım’ ifadesini kullanan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu eleştirdi. Elitaş, Kemal Kılıçdaroğlu’nun üzerine çıkacağını belirttiği tankı torununun oyuncak tankı ile karıştırdığını söyledi. Elitaş, şöyle konuştu:

“Şimdi ana muhalefet partisi genel başkanına hangi elbiseyi giydireceklerini şaşırdılar. Önce Gandi dediler, Gandi’nin giydiği gömleği giydirelim dediler ama gömlek Etro marka çıktı. Arkasından çıkıp ‘Başbakan havuzlular villalarda oturmayı nasıl içine sindiriyor’ diyerek iftara attı. Sonradan kendisinin havuzlu villası çıktı. Dedi ki: Ben bu havuzlu villanın aylık 1100 TL taksitini ödeyemiyorum. Bundan dolayı satılığa çıkardım, isteyen varsa, 200 bin TL’ye satıyorum dedi. Kemal Bey, sen 1100 TL’lik taksiti ödeyemiyorsun, hâlbuki genel başkanken bir konuşmada giydiğin toplam 3500 TL olan ayakkabı, Etro gömlek ve ceketin parasını cebinden ödediğini söyledin. Hâlbuki o para senin 3 aylık havuzlu villanın taksitiydi. O parayı biranda yapacağın konuşmaya verdin. Onu da kendin verdin mi vermedin mi bilmiyoruz. Yaşar Tüzün kardeşimiz 3 gün sonra gitmiş cebinden ödemiş. Kemal Bey de ben onu ödedim diyor. O gün cebimden ödedim derken farklı bir noktaya geldi. Yani Gandi’lik elbisesi meydanda Etro gömlek ile eridi gitti. Gandi’lik ‘dandi’ haline döndü. Arkasından Karaoğlan yakıştırması yaptılar. Ama rahmetli Ecevit’in saçları siyahtı. Buna ak oğlan deseler olmayacak, ak oğlan deseler AK Parti hesabına çalışacak, olmadı. Bir şapka giydirdiler, şapka da yamuk ve eğreti durdu, onu da kaldırdılar. Şimdi tankın üstüne çıkacağım diye ortaya çıkıyor. Bir zamanlar Rusya eski Devlet Başkanı Boris Yeltsin vardı ona özenmeye başladı. Yani Kemal Bey o tankı torunlarının oyuncak tankı zannediyor. Eğer sen böyle olsaydın, daha dünkü değilsin, şurada 27 Nisan geçeli 3,5 yıl olmuş, 28 Şubat geçeli 12 yıl olmuş, 12 Eylül geçeli 30 yıl olmuş. Sizin şuan ki yaşınız bildiğim kadarıyla 62, yani siz 12 Eylül geçtiğinde 32 yaşında bir delikanlıyken tankın üstüne çıkma gücünüz varken, neredeydiniz? Bu tankları görevine getiren bir iktidar varken, şimdi Türkiye’de demokrasiyi hakim kılan bir iktidar varken konuşmak kolay. 27 Nisan bildirisinin altına partiniz imzasını attığında siz ne yapıyordunuz? 28 Şubat’ı olağan karşılayan siz değil misiniz? 27 Nisan’da tank çıkmadı Kemal Bey, 28 Nisan’da tank Sincan’da balans ayarı vermek üzere gitti. Sen o tankın üzerine çıkacaktın. O tankın üzerine çıkmak yerine onu onayladın. Genel başkanken de, milletvekiliyken de sessiz duruşla onayladın”