Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül, ''Hiçbir vatandaşımızın oyu, hiç kimsenin inisiyatifinde değil. Alevi vatandaşlarımız Türkiye'ye dışarıdan gelmiş, Alman, Amerikan, Arap
vatandaşı değildir. Bu ülkenin gerçek sahipleridir. Böyle bir ülkede hiç kimse 'kimsenin oyu cebimde' diyemez'' dedi.

Bakan Gül, Kayseri'nin Develi ilçesinde belediyeyi ziyareti sırasında
gazetecilerin sorularını cevaplandırdı. Seçim oy tahminiyle ilgili soruya Bakan Gül, şu yanıtı verdi: ''2002 seçimlerinden daha fazla oy alacağız. Bizim için ölçü budur. 2002 seçimlerindeki aldığımız oydan daha az oy alırsak o zaman başarısız görünürüz.

Mukayese edilecekse böyle mukayese edilecek. İnanıyorum ki, halkımız
kadirşinastır. Yapılan hizmetleri muhakkak görür. AK Parti'nin çok gizli
oylarının olduğuna da inanıyorum. Bazı vatandaşlarımız var ki, başka partilere oy vermişlerdir. Başka partili olarak bilinirler. Yapılan hizmetler, getirilen istikrar ve önümüzdeki yılları dikkate aldıklarında, AK Parti'nin yine Türkiye'yi tek başına iktidarda yönetmesini, Türkiye'nin geleceği için tercih edeceklerdir.

Sadece geçen seçimlerde AK Parti'ye oy verenlerin değil, belki uzun yıllar başka partilerde olanların da bu sefer bize oy vereceklerine inanıyorum.'' Bir başka gazetecinin ''Sayın Başbakan bir mitingde 'tek başına iktidar olamazsak, siyasetten çekilirim' dedi. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz, aynı söz sizin için de geçerli mi?'' sorusuna Bakan Gül, ''Seçimleri kazanıp yine tek başımıza hükümeti kuracağımıza inanıyorum. Bazılarının tavırları ideolojik oluyor. Ama ülkenin geleceğini, menfaatlerini, çıkarlarını, bulundukları iş dünyası içerisinde de gördükleri için, bir taraftan da işi tehlikeye atmak istemiyorlar'' karşılığını verdi.

''Cumhurbaşkanlığı seçimi sürecindeki yaşananların AK Parti'nin oylarını artıracağına inanıyor musunuz?'' şeklindeki bir başka soru üzerine Bakan Gül, ''İnanıyorum. Çünkü AK Parti'ye oy vermeyi düşünmeyenler bile, AK Parti'ye oy vereceklerdir. Açık toplumda bu tür şeyler muhakkak karşılık buluyor'' diye konuştu.

Bakan Gül, ''Tek başınıza iktidar olduğunuzda cumhurbaşkanlığı konusunda, yeni bir kaos yaşanmaz diyebiliyor musunuz?'' sorusu üzerine de ''Yaşanmayacağını tahmin ediyorum. Çünkü herkes olup bitenin yanlışlığını gördü. Onun için demokrasi neyi gerektiriyorsa gelişmiş ülkelerde bu işler nasıl oluyorsa, Türkiye'de bu işler böyle olur. Seçimlere 3-4 gün kaldı. Bakalım seçimlerin
neticesi bir ortaya çıksın'' dedi.
Bir gazetecinin ''Sayın Başbakan, 'Sayın Abdullah Gül'ün adaylığı hala masada. Onun iradesi çok önemli' dedi. Sizin iradeniz tam olarak 23 Temmuz sabahı mı ortaya çıkacak?'' sorusuna da Bakan Gül, ''Sağolsun Sayın Başbakanımız, partimizin genel başkanı. Tabiki birlikte değerlendirerek karar veririz'' yanıtını verdi.

-ALEVİ OYLARI-

Bakan Gül, Cem Vakfı Başkanı İzzettin Doğan'ın Alevi oylarıyla ilgili açıklamalarının hatırlatılması üzerine şunları söyledi: ''Hiçbir vatandaşımızın oyu, hiç kimsenin inisiyatifinde değil. Alevi vatandaşlarımız Türkiye'ye dışarıdan gelmiş, Alman, Amerikan, Arap vatandaşı değildir. Bu ülkenin gerçek sahipleridir. Böyle bir ülkede hiç kimse 'kimsenin oyu cebimde' diyemez.

İzzettin Bey de bazı tavsiyelerde bulunabilir, gördüğüm kadarıyla oyları CHPve MHP'ye vermiş. Bugünkü gazetelerde var. Ben Alevi kardeşlerimizin de vatandaşlarımızın da oylarını verirken, kim kendilerine hizmet yaptı, kim Türkiye'yi modernleştirdi buna bakmalılar.''
İdeolojik saplantılarla oy verme döneminin eskide kaldığını belirten Bakan Gül, şöyle konuştu: 'Soğuk savaş döneminde Türkiye'de bunun rüzgarları da vardı. Enflasyonun Aleviler için yüzde 35, Karadenizliler için yüzde 35'e, Anadoludakiler için yüzde
8'e düşmesi söz konusu değil. Ülkedeki bütün iyiliklerden, güzelliklerden herkes faydalanıyor. Kimsenin oyu, kimsenin cebinde değil. Türkiye çoğulcu bir toplum. Siyasi partiler yarış halinde.''

-MGK GENEL SEKRETERLİĞİ-

Bakan Gül, bir gazetecinin ''Atina Büyükelçisini Milli Güvenlik Kurulu (MGK) Genel Sekreterliği için teklif ettiniz, ancak Cumhurbaşkanı kabul etmedi. Bu atama ne aşamada?'' sorusunu da şöyle yanıtladı: ''MGK Genel Sekreteri Yiğit bey, daha önce Atina Büyükelçisiydi. Kendisini
Londra'ya Büyükelçi olarak tayin ettik. Londra gibi bir merkezin boş kalmasını istemedik. Türkiye'nin güvenlik meselelerinin hepimizi ne kadar yakından ilgilendirdiğini herkes çok iyi biliyor. Türkiye'nin etrafında büyük bir savaş oldu. Bunun maalesef olumsuzlukları devam ediyor. Böyle bir halde MGK'nın başsız kalmasını arzu etmediğimiz için bu görevi en iyi şekilde yapabileceğine
inandığımız MGK çalışmalarına daha önce katılmış olan Atina Süyükelçimizi, Sayın Başbakanımız uygun gördü. Maalesef Cumhurbaşkanımız uygun bulmadı. Şimdi bir başka büyükelçi arkadaşımızı öneriyoruz.'' Bakan Gül, büyükelçinin ismini soran gazetecilere, ''Yine bir büyükelçimiz. Tecrübeli, güvenlik meselelerinden anlayan birisi'' karşılığını verdi.

anka

Yayın Tarihi : 17 Temmuz 2007 Salı 20:11:44