Kuruçeşme’de sahil yolu ile Ulus’daki TRT arazisi arasında yüksek duvarlarla çevrili 100 dönümlük bir koruluktur.
Şeyhülislâm Cemaleddin Efendi’nin (1848-1917) korusu olarak da bilinen bu arazi daha sonra Emin Erkayın’a geçmiş onun ölümünden sonra da varisleri arasında bir anlaşma sağlanamadığından bugün perişan bir haldedir.
Korunun yukarı kısmındaki iki köşkten biri yanmış diğeri ise harap bir haldedir. Korunun Kuruçeşme tarafındaki büyük giriş kapısı ve onun bitişiğinde de bir çeşme kalıntısı bulunmaktadır. Ayrıca Kuruçeşme tarafındaki duvarlarına bitişik birkaç tane büyük su sarnıcı bulunmaktadır. Horasan harç ile sıvalı olan bu sarnıçlar o dönemde sahildeki saray ve yalılara su temini için yapılmıştır. Bugün bu sarnıçlardan biri kapı ve pencere açılarak ev haline getirilmiştir. Bugün bu sarnıçlardan birine kapı ve pencere açılarak ev haline getirilmiştir.
Yabanıl bir durumdaki koruda mavi atlas ve himalaya sedirleri, manolya ve alev ağaçları gibi nadide ağaçların yanı sıra, meşe, çam, göknar, çitlenbik ve ıhlamur ağaçları da bulunmaktadır.
Kenthaber Kültür Kurulu