Ortaköy-Kuruçeşme arasında, Defterdar Burnu'ndan batıya doğru yükselen dik eğimli bir yamaçla ve tepede düzleşen bir arazidedir.
Zaman içerisinde birçok el değiştiren bu arazinin ilk kullanımı Dâhiliye Nazırı sonra da Sadrazam olan Ahmet Hamdi Paşa(1826-1885)’ya aittir. Daha sonra II. Abdülhamit tarafından Sadrazam Edhem Paşa’ya verilmiştir. Paşa’nın ölümünden sonra Şerif Paşa burayı satın almış ondan da Mediha Sultan’a geçmiştir. Mediha Sultandan sonra, Abdülmecid’in oğlu Şehzade Süleyman Selim Efendi’nin kızı ve Enver Paşa’nın karısı olan Emine Naciye Sultanın (1896-1957) mülkiyetine geçer. Korunun adı Sultanın ismi ile bütünleşir.
Korunun içinde Enver Paşa Köşkü olarak tanınan bugün restore edilmiş olan ahşap bir köşk vardı. Ne yazık ki Boğaziçinin en çok yağma edilen yeşil alanı olan bu korunun büyük bir kısmına 1980'li yıllarda iki katlı köşkler yapılarak betonlaştırılmıştır. 3,3 hektarlık bir alanı kaplayan bu korudan günümüze gelebilen ağaçlardan en önemlisi anıtsal bir boyuta erişmiş olan yaşlı sakız ağacı ile yine yaşlı bir alev ağacıdır. Ayrıca fıstık çamları, kızıl çamlar, erguvan, gül ibrişim ve sedir ağaçları bugün çok kısıtlı bir alana sıkışmış olan korunun diğer ağaçlarıdır.
Kenthaber Kültür Kurulu