Fener’de Sadrazam Ali Paşa Caddesi üzerindedir. Etrafı yüksek duvarlarla çevrili Patrikhane kompleksinin kilisesi olan yapı avlu kapısından girişte tam karşıya gelmektedir.
Kilise ile avlu kapısı arasında solda, hıristiyan alemi için oldukça önemli olan “mür” yağının üretildiği tek katlı bina yer alır. Vaftizde alına sürülen bu çeşitli otların kaynatılmasıyla elde edilen bu yağ dünyada sadece burada üretilmektedir. Bu kutsal yağ alelade bir ateşte kaynatılmaz. Dünyanın her tarafından eskimiş inciller, kırık ikonlar ve diğer ahşap heykelcikler burada depolanır ve 4-5 senede bir yapılan bir merasimle “mür” yağının yapıldığı kazanın altındaki ateş bu malzemenin yakılmasıyla elde edilir.
Zemini kare mermer döşeli avlunun sağında patrikhanenin lojman binaları bulunmaktadır. Kilisenin yan tarafından dar bir aralıkla arkaya doğru genişleyen bahçede ise Kütüphane, yönetim binaları ve Haralambos ayazması bulunmaktadır.
Fatih Sultan Mehmet tarafından patriklik tacı ve asası verilen II.Gennadios zamanında patrikhane Oniki havari kilisesinde idi. 1455'de buradan Pammakaristos (Fethiye Camii) Manastırına taşındı, 1597'de Şeyhülislam Çivizâde Mehmet Efendi’nin fetvasıyla bu manastırın camiye çevrilmesi üzerine Balat’daki Aya Dimitri Kilisesi patrikhane binası oldu. 1602'de ise bugünkü binanın bulunduğu Hagios Georgios manastırı Patrikhane oldu ve zaman içinde gelişerek bugünkü konumunu aldı. Kilise, 18 Aralık 1720 tarihli kitabesinde yazdığına göre yeniden inşa edilmiştir.1827 ve 1836'da büyük onarımlar geçiren bina 1941 de bir yangın geçirmiştir. En son düzenleme ise 1991'dedir.
Üç nefli bazilika planına sahip olan kilisenin giriş kapısı üçgen bir alınlıkla biter. Ortadaki apsis’in iki yanındaki diakonikon ve protezis hücrelerinin apsisleri de yarım yuvarlak olarak dışarıya çıkıntılıdır. İçerisi son derece zengin avizelerle aydınlatılmaktadır. Patrikhane kilisesi olması dolayısıyla içerisine bazı rölikler ve kutsal sayılan eşyalar toplanmıştır. Bunlardan en önemlisi İsa’nın kamçılanmak üzere bağlandığına inanılan taş Kudüsden buraya getirilerek İkonastasis’in güney tarafına konulmuştur. Ayrıca Azize Eufemia ,Teophano ve Solomoni’ye ait olan röliklerin saklandığı üç tabut İkonastasis’in hemen yanındadır. Ayrıca içerisinde çok zengin ikonalar vardır.
Kenthaber Kültür Kurulu